“Ben hiçbir zaman yalnızlık çekmedim. Ama yalnız olmayı tercih ettim. Elimden geldiğince yalnız kalmaya çalıştım. Hapiste, tutuklanmamdan tahliyeme kadar geçen tüm bu zaman süresince tek bir hücrede kaldım.
“Bu benim gibi yalnız kalmayı tercih eden kişilere yardımcı oluyor. Ben böyle biriyim; hücreye girdikten ve kapı kapandıktan sonra dışarıda ne olursa olsun görmem, duymam. Radyo ve televizyona izin verdiklerinde onlar bana eşlik ettiler.”
Bir anlamda cezaevi yaşantısının Joe Ligon’ın doğasına göre olduğunu söylemek mümkün. Bu şekilde dikkat çekmeden, beladan uzak durarak, parmaklıklar arkasında 68 yıl geçirebildi.
Her günün sununda, hücresine çekilme zamanı geldiğinde de, yalnız olması onu rahatsız etmedi. Aslında kendiyle olmak onun tercih ettiği bir durumdu.