Beşiktaş’ta neler oluyor? Mustafa Denizli gerçekten hasta mı?

demiroren denizli yonetimm

Mustafa Denizli’nin sağlık sorunları olduğu iddiasıyla Beşiktaş’tan ayrılmasının yankıları sürüyor. Daha da sürecek gibi.

Durup dururken Alman teknik direktör Bernd Schuster’in Beşiktaş ile sözleşme imzaladığı haberlerinin “Son dakika” ibaresiyle televizyon ve internet sitelerinde yer aldığı gün ne tesadüf ki Mustafa Denizli’nin de sağlık sorunları birdenbire ortaya çıkıverdi.

Ve dün Yıldırım Demirören, bir yanına Mustafa Denizli’yi, diğer yanına orada ne işi olduğu anlaşılamayan Divan Kurulu Başkanı Yalçın Karadeniz’i, arkasına da ellerini bağlamış yöneticileri alıp bir basın açıklaması yaptı.

Basın toplantısı değil, basın açıklaması diyoruz maalesef. Çünkü basın toplantılarında muhabirler soru sorar, sorgular, gerçeği arar, bulana kadar da üstüne gider olayın. Yine de basın mensupları şanslıydı çünkü bu basın açıklaması 45 saniyeden daha uzundu.

Ancak Demirören ve Denizli, sakladığı bir şey olan insanların göstereceği bir davranışla basın mensuplarının soru sormalarına izin vermediler. Belki de aşağıdaki paragrafta saklı sorulardan korktular;

“Mustafa Denizli İnönü’deki son maçta tribünlere çağrıldı ve büyük destek verildi kendisine. Yeni sezon planları, transfer görüşmeleri yapıldı. Böyle bir ortamda aniden (3 hafta önce) İspanyol ve Alman gazeteleri Bernd Schuster’in Beşiktaş ile anlaştığını yazdı, haber Türk medyasında da yankılandı, Mete Düren de yalanladı. Mustafa Denizli’nin görevi bırakacağına dair en ufak bir işaretin olmadığı günlerde hangi gazeteci böyle bir yalanı gündeme getirme cesareti gösterebilirdi? Salı günü ise tüm medya ağız birliği etmişcesine “Bernd Schuster Beşiktaş ile imzaladı” haberlerini verdi. Ne tesadüf ki Schuster ismi çıktıktan sonra Mustafa Denizli’nin hasta olduğu haberleri yayıldı. Ve bugün Mustafa Denizli Beşiktaş’tan ayrıldı. Sayın Mustafa Denizli (Schuster haberleri çıktıktan sonra) Hürriyet gazetesine, Beşiktaş’ta görevine devam ettiğini, sağlık sorunları olmadığını söyledi mi söylemedi mi?”

Bunlar Denizli ve Demirören’e maalesef hatırlatılamadı, sorulamadı!

107 yıllık Beşiktaş’ın Başkanı Yıldırım Demirören ise hakaret etmeyi tercih etti.

demiroren yalcinnnnn e1275741820998Başkan o kadar içlenmiş ki kağıttan okunan bildirilerden bir farkı olmayan basın açıklamasını basın toplantısı olarak nitelemekle kalmayıp bu toplantının hayatının en zor toplantısı olduğunu söyledi. Zordu Demirören için, ama yüzündeki huzur ifadesi gözlerden kaçmadı.

Hele ki sol yanında, asli birkaç görevinden biri üyelik aidat makbuzlarını incelemek olan Divan Başkanı Yalçın Karadeniz’in etrafa ve objektiflere saçtığı o gülücükler! Belki de Beşiktaş’ın çağın gerisinde kalmış tüzüğünü yenileme çalışmalarından ziyade kameraların karşısına geçmek çok mutlu etmişti onu.

SORGULAYAN BASINA HAKARET!

Yıldırım Demirören basın açıklamasında üzüntü, duruş, sağlık, hastalık konularını bir çırpıda geçtikten sonra olayı sorgulayan gazetecilere hakaret faslına geçti.

Olayın iç yüzünü öğrenmek, eğer olay göründüğü gibiyse de bunu somut verilerle ortaya koymak isteyen basın Demirören’e göre yönetim kurulunu ve Yıldırım Demirören’i “sahtekarlıkla” suçladı.

Evet yanlış okumadınız, Yıldırım Demirören’e göre sorgulayıcı gazeteciliğin adı “SAHTEKARLIK”!

Hızını alamayan Beşiktaş Başkanı Yıldırım Demirören, isim vermeden camianın önde gelen isimlerinden Hasan Arat’a da hakaret etti.

Kendisine hiç kimse sahtekar dememişken bir anda saldırıya geçen başkan “Eğer biz sahtekarsak en büyük sahtekar onlar diyorum. Beşiktaş’ı yıpratmak, bir değeri yıpratmak, Beşiktaş Başkanı’na ve Yönetim Kurulu’na ve bir profesöre (sahtekar) demek basına yakışmaz.” diyor.

Demirören basına yakıştıramadığını kendine yakıştırıyor ve önüne gelen herkese “SAHTEKAR” diyor.

HASAN ARAT NE DEMİŞTİ?

“Beşiktaş’ın dürüstçe “ben Hoca’yla çalışmak istemiyorum, başka hocayla çalışmak istiyorum. Bunun için de planım budur” diyebilmesi lazım.

Tigana’ya aynı şey yapıldı, Rıza Çalımbay Hoca’ya “arkandayız” dendi uçurumdan itildi, Ertuğrul Sağlam Hoca, Lucescu ile Kiev’de görüşülerek  rencide edildi…

Scala olayında o zamanki sağlık kurulu başkanı Mete Düren’di, onun yollanışı da benzer şekilde oldu. Beşiktaş’ın artık bu işlerden vazgeçmesi lazım.

Herkes bu şekilde gitti. Bu Beşiktaş’a yakışmıyor.  Beşiktaş Yönetimi’nin bu oyunlara başvurmaktan vazgeçmesi lazım. “Yeni insanlar geldi, yeni fikirler geldi, bu insanlar Başkan’ın bugüne kadarki fikirlerine set çeker” dedik ama olmadı. Beşiktaş artık skandallar kulübü olmaktan çıksın.”

İşte Hasan Arat’ın NTV Spor Radyo’da Bülent Yüksel’e yaptığı açıklamalar böyle. “Bu açıklamalara cevap vermek yerine insanları sahtekarlıkla suçlamak dillerden düşmeyen Beşiktaşlı duruşuna yakışıyor mu?” diye soruyoruz Beşiktaş Kulübü Başkanı Yıldırım Demirören’e…

Sadece bu değil tabi ki, sorulacak onlarca soru var ama muhatap yok.

Not: Yazımızın okunma süresi 45 saniyeden fazladır…

NationalTurk / Günün Yorumu

Exit mobile version