GündemManşetPolitikaRöportajSadece NationalTurk'deTürkiye

CHP ‘deki büyük kriz Haluk Koç ve tüm gerçekler I

Kadınlar Günü Kutlu Olsun

haluk koc onder sav kemal kilicdaroglu manset

Haluk Koç Röportajı ve tüm gerçekler I

Cumhuriyet Halk Partisi’nde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın tüzük uyarısıyla yanısıra ardından Önder Sav’ın görevden alınmasıyla başlayan krizle ilgili olarak partinin en önemli isimlerinden Haluk Koç sadece NationalTurk’e konuştu.

Krizle ilgili olarak şimdiye kadar hiçbir basın kuruluşuna açıklamada bulunmayan Haluk Koç, konuşmak için NationalTurk’ü seçti.

Haluk Koç, CHP’de yaşanan krizin sebebi, tüzük kurultayı, Kemal Kılıçdaroğlu, Önder Sav, türban, genel af tartışmaları, çarşaf liste, 29 Ekim Resepsiyonu, eksen kayması, partinin dünya sosyalistleriyle ilişkileri gibi birçok önemli konuda çok çarpıcı açıklamalar yaptı.

İşte Haluk Koç röportajı birinci bölümü;

National Turk; Sayın Haluk Koç siz Bilim Adamlığı kimliğiniz dışında Türk Politikasında da çok önemli bir siyasetçisiniz. Ayrıca CHP tüzüğünde bulunan anti –demokratik maddelerden oluşan anlayışa karşı çıkarak CHP ’de Deniz Baykal’a karşı genel başkanlığa aday olmuştunuz. Özellikle bu anlamda Cumhuriyet Halk Partisi içinde unutulmayacak bir yeriniz var. İçinde bulunduğumuz günlerde CHP ’de çok tartışılan duruma nasıl gelindi?

Ayrıca sizin yaşananlara karşı tavrınız nedir?

Haluk Koç : Biliyorsunuz 22 Mayıs’ta yapılan Kurultay’da Kemal Kılıçdaroğlu genel başkan seçildi ve daha önce 21 Aralık 2008’de kabul edilen tüzüğün ertelenmesine yönelik bir önerge görüşülerek oylandı.

Daha sonra Yargıtay Başsavcılığı tarafından o tarihte kurultayda yapılan oylamanın hükümsüz olduğu ve o tarihte yeni tüzüğün yürürlüğe girmesiyle bunun gereğinin yapılması istendi. Yani tartışma bu şekilde oldu. Ondan sonra gelişen olaylar da hepimizin malumu. Şimdi burada benim kişisel olarak tavrım şu şekildedir;

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Haluk Koç CHP de “ÇARŞAF LİSTE OLMALIDIR…”

2008’de yapılan, tek adam yetkisinin kullanıldığı bir tüzük imkânlarının Sayın Kemal Kılıçdaroğlu tarafından kullanılmamasını önerdim ben. Bunu hem önceki MYK’da hem daha sonra genel başkanla yaptığımız konuşmada kendisine söyledim.

Şimdiye kadar CHP örgütlerinin 2001’de, 2003’te, 2008’de yapılan tüzük değişiklikleriyle siyaset yapmanın özgürleşmesinin önündeki tüm imkânların kalktığını ifade ettim.

Böyle bir yazı üzerine de ortaya çıkan kriz tablosunda en makul çözümün 3 hafta içinde genel başkan tarafından çağrılacak olan kurultayla oluşturulacak tüzük komisyonuyla, tam demokratik olmasa bile, seçimden sonra demokratik tüzüğe geçme konusunda ifadeleri var sayın genel başkanla genel sekreterin.

Benim önerim CHP de krizi aşma yolunda bunun yapılmasıydı. Dört dörtlük tam demokratik tüzük olmayabilir ama hiç olmazsa yüzde 20 gibi adayların önündeki imza engeli büyük sıkıntılara yol açıyordu. Bunun kaldırılması, delegelerin özgürce seçim yapabileceği çarşaf listenin ortaya konması gibi. 12. Madde dediğimiz meşhur maddemiz var.

Haluk Koç “ÜYELİĞİN KÖTÜ AMAÇLA OLUŞMASININ ÖNÜNE GEÇİLMELİDİR!”

Kongreler öncesinde yüzlerce binlerce hayalet üye kaydedilir. Ve oradaki delege iradesi o anda yönetimde bulunanların lehine değiştirilir. Buradan gelecek arkadaşlara kapı açık olması, ama bunun kötü amaçla kullanımının önüne geçilmesi gerektiği, gelenin seçme hakkının olmaması ama seçilme hakkının olmasını önerdim.

Bir çarşaf liste oluşturarak, buraya 300 kişi mi 400 kişi mi müracaat eder…

Sayın genel başkan kendisinin çalışmak istediği 60–68 kişilik anahtar liste çıkartır ve oradan seçilecek arkadaşlarla da parti meclisinden MYK’yı oluşturarak yoluna devam eder.

Bu şekilde kırgınlık küskünlük olmadan sorun aşılabilirdi.

Benim görüşüm o idi.

Haluk Koç KİMSENİN SESİ ÇIKMAZKEN BEN MÜCADELEYE BAŞLADIMBunu söylerken de ilkeli davranmak zorundaydım. Çünkü 2008 kurultayında hemen hemen hiç kimsenin sesi çıkmazken – tek adam yetkisinin artırıldığı tüzüğü kastediyorum – ona karşı mücadele etmiş bir arkadaşınızım kalkıp o kurultayda 4–5 kişiyle beraber alternatif tüzük, demokratik tüzük hazırlatıp, kürsüye çıkıp sıkıntıları yanlışları anlatan bir arkadaşınızım.

1 sene önce karşı çıktığı ve o zor dönemlerde kimsenin sesi çıkmazken mücadele verdiğim tüzük hükümlerine göre atanmanın yanlış olacağını söyledim Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na.

Haluk Koç “KEMAL KILIÇDAROĞLU 4–5 KERE ARADI ve NOT YOLLADI”

Kendisi eksik olmasın 4-5 defa özel kalemle, telefonla, en son da ufak yazıyla bana ulaştılar. Ama ilkemi korumaya gayret ettim. Yani ayrılığım yok.

Başarılı olması için herkesin üzerine düşeni yapması gerekli ama siyasette hepimizin unuttuğu kavram var.
O da ilkeli durmak.

Yani 2 sene önce şiddetle hayır dediğiniz olayın size bugün avantaj getirdiği noktada o avantajdan faydalanmak konumuna düşmek istemedim.

Son yaşanan süreç bu şekildedir.

İLK KEZ SİZE ANLATIYORUM

Bunları da henüz kimseye anlatmadım. MYK’da  sayın genel başkanla görüşmelerimde söyledim bunları.
Şimdi bu sorunuz üzerine ilk kez bunları size anlatıyorum.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun yaptığı işleri değerlendirmek daha sonraki kurultayın, yaşanacak siyasi sürecin sorumluluğunda.

NationalTurk : Sayın Önder Sav’ın Kemal Kılıçdaroğlu için “ İş tutuşunu beğenmedim” demesini Kemal Kılıçdaroğlu’nun en yakın çalışma grubu üyesi olmanız nedeniyle nasıl değerlendiriyorsunuz?

Haluk Koç : Daha önce dediğim gibi ben tüm baskı yapılarına karşı mücadele ettim. Son 5 aydır da görevim dış ilişkilerden sorumlu genel başkan yardımcılığıydı. Burada da partinin biraz donmuş olan ilişkilerini 2 aylık referandum sürecini çıkarırsanız daha farklı boyuta getirdik.

Hem Sosyalist Enternasyonal’de hem Avrupa Birliği boyutunda, hem de Kardeş Sosyal Demokrat Partilerle ilişkiler de bundan sonra geliştirilerek devam edecektir umarım. Arkadaşlarımız sürdürecektir, yani o görev alanında benim  sorunum, eksikliğim yoktu. Benim kendimi değerlendirmem yanlış olabilir ama herkes kendi sorumluluğunu en iyi kendi bilir.

Ama diğer boyutlar konusunda sayın genel sekreterin, sayın genel başkanın kendi özel ilişkileri konusunda benim bir şey söylemem yanlış olur.

NationalTurk : Başsavcılığın yazısı geldiğinde konu Kemal Kılıçdaroğlu’na anlatılmış. Kılıçdaroğlu da yazıdan haberim yoktu demiş. Önder Sav’ın  konudan rahatsız olduğu biliniyor. Sizin bu konuda bilgileriniz nedir?

Haluk Koç : O toplantıda ben yoktum. Başka genel başkan yardımcısı arkadaşımızın yanında detaylı şekilde konuşulmuş.
Benim görev alanım içinde olmadığı için değerlendirme yapamayacağım.

NationalTurk: Yargıtay Başsavcısı’nın uyarısını siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

Haluk Koç : Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın AKP’ye de böyle bir uyarısı var. O zaman AKP’nin hukuk işlerinden sorumlu genel başkan yardımcısının verdiği çok sert cevap var.

Daha sonra Anayasa Mahkemesi uyarı için Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdu. 5 yıldır da Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın dosyasında bekliyor, gündeme almadılar.

HALUK KOÇ “YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI BİR MAHKEME DEĞİLDİR”

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı mahkeme değildir, iddia makamıdır. Mahkeme ilamı çıkartmıyor, sadece tespitte bulunuyor.

Bu tespite uyup uymama, gereğini yerine getirip getirmeme CHP’nin kendi merkez yönetiminin alacağı karardır.
Bu şekilde değerlendirmede bulundular.

ÖRGÜTLER ÜZERİNDEKİ PRANGALAR TÜZÜK KURULTAYIYLA ÇÖZÜLÜR.

Ama benim kendi görüşüm, hepsinin ötesinde,  tartışmaların detay aralarından çıkarak söylüyorum; Bir an önce CHP’nin, örgütleri üzerine takılan kelepçelerini, prangalarını çözmesi lazım. Bu da ancak demokratik  tüzükle olur. Sloganla olmaz, hemen eyleme geçmek lazım. Onun için şu andaki sorunun da bence tüzük kurultayıyla halledilmesi lazım.

Bu, gelecek için, sayın genel başkanın verdiği sözlerin de ilk adımı olur. CHP örgütlerinin gerçekten buna ihtiyacı var. Siyasetin artık tek veya birkaç kişinin -burada sayın genel başkanı kastetmiyorum, yaşadığımız kötü deneyleri söylüyorum- ağzından iki dudağının arasından çıkan kararlarla kimsenin siyasi kaderi belirlenmesin. CHP’nin tabanı, CHP ’ye gönül verenler belirleyici olsun.

CHP ’de de mutlaka ki yakın çalışma arkadaşlığı, güven bunlar çok ön plandadır.

Ama mutlaka temsil noktalarında CHP tabanının, örgütlerinin demokratik şekilde kendilerini ifade ettikleri ortam gerekir.

KILIÇDAROĞLU’NUN TÜRBAN İLE GENEL AF ÇIKIŞLARI PARTİNİN ORTAK KARARI MIYDI?

CHP EKSEN KAYDI MI?

GÜRSEL TEKİN VE SÜHEYL BATUM HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?

CHP’NİN İKTİDAR FORMÜLÜ NE OLMALI?

LATİN AMERİKA CHP’YE ÖRNEK OLABİLİR Mİ?

Tüm bu soruların ve daha fazlasının cevabı ;

HALUK KOÇ RÖPORTAJI İKİNCİ BÖLÜMÜ

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 51) Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 53)
8 Mart Kadınlar Günü Turları

NationalTurk

NationalTurk Haber Merkezi, En Son Haberleri Gündemi, Spor Haberlerini, Ekonomi, Seyahat, Magazin, Politika ve Son Dakika Haberlerini en doğru ve objektif şekilde size ulaştırır.NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

8 Yorum

  1. Sayın Haluk Koç Parti tüzüğü kurultayı la ilgili ilkeli davranarak makam hırsı olanlara örnek olmuştur.Sayın Baykala karşıçekinmeden aday olma cesaretini göstermiştir.Bizim Genel Başkanlık Sorunumuz yoktur.Sosyal Demokrat bir partide olması gereken parti içi demokrasi bu zamana kadar asla olmamıştır delegeler formalite olarak seçilir 10 15 yıldır ön seçim yapılmamıştır.Tüzük kurultayı yapılmalıdır ön seçimle milletvekili adaylarını halk seçmelidir.seçme seçilme hakkı olmalıdır fason üyelik asla olmamalıdır. parti o zaman halkın partisi olacakır.Haluk Koç gibi bir çok siyaset adamlarını kazanmış olacağız.Tüzük kurultayı kararı içinde Kılıçdaroğluna güveniyorum Sevgiler

  2. haluk hoca adam gibi davranmışsınız size layık olduğunuz
    görevi örgüt verecektir yeter ki bu parti özgür olsun. nedense laf olsun diye ağızlarından düşürmedikleri parti içi demokrasiyi
    koltuğa oturunca unutuyorlar. genelbaşkan mikrofonu eline alınca devrimci gibi genel merkezde makama oturduğunda aynı olmalı o faşist tüzük kuralları uygulamayı ona yakıştıramıyor demokrat insanlar.

  3. Demokrasi Ülkelerinde,Demokrasiyi savunan Partilerin gercek bir Demokratik Tüzügü olmasi gerekir.Yani Parti Baskani Partinin sahibi degildir.Icap ettigi zaman al asagi edilmesi gerekir.Tabiki buna Kurultay ile göreve gelmis Parti meclisi karar verir.Parti Baskanlarinin her zaman degismesi mümkün olmalidir.Parti Baskani Partisini Demokratik Kurallar icinde yönetmesi gerekir.Demokrasi Özgürlüktür,Parti icinde her görüse saygi gösterilmesi gerekir.Alinacak kararlarin tartisilarak,tekrar tekrar,tartisilarak alinmasi Demokrasi anlayisidir.Türkiyedeki Bütün Partilerde Demokrasi anlayisinda eksiklikler vardir.Bu eksiklikler Parti yönetim Kurulu ve diger Milletvekillerinin önerileri ile eksikliklerin giderilmesi gerekir.Yeterki istensin. DEMOKRASI insana deger veren bir rejimdir.Yasatilmasi gerekir.

  4. Haluk Koç’un tavrı önemli.Gerçekten Kemal Kılıçdaroğlu,Önder Sav ve diğerleri daha önce bu mücadelenin yapıldığında,DENİZ Baykal tek adam yetkileri ile donatılırken neredeydiler…..Haluk Koç hocaya seslenmek istiyorum:İlkeli dik duran makam için eğilmeyen,daha önce söylediğini unutmayan parti içi demokrsiyi savunan adam gibi adamlara CHP’nin ihtiyacı var. Yalnız değilsiniz hocam.

  5. sayın haluk koç .,
    eski genel başkanın chp yi akp ye benzetmeye çalıştığı zamanlarda ona karşıgenel başkan adayı olarak partiyi eski kimliğine sivil demokrat özgür bir örgüt tüzüğü vaadetmişti . sayın genelbaşkanın bu tüzüğü savcı dayatması bahanesi ile uygulaması biz lerde
    hayal kırıklığı yaratmıştır.h0cam siz herzaman bizi yanıltmadınız. bu antidemokratik tüzük etekçi siyasetçilere yakışır. sizin sol demokrat devrimci kimliğinize yakışmazdı . kutluyoruz .her zaman arkanızdayız.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu