Küba devrim lideri Fidel Castro, kaleme aldığı son yazısında da yine insanlığa önemli çağrılarda bulunmuştu.
Fidel Castro’nun “İnsan türünün belirsiz kaderi” başlıklı ABD seçimlerinden önce kaleme aldığı son yazısını Odatv’den Şıvan Okçuoğlu çevirdi;
“Muazzam bir cehaletin çevresini sardığı yegane deneyim bu olmasa gerek, bilakis sayısız deneyim aynı durumda. Öyle ki, parmak izleri dahi aynı doğan tek yumurta ikizlerinin ilerleyen yıllarda farklılaştıklarına tanık oluyoruz. Dünya üzerinde şu zamana kadar eşi benzeri görülmemiş güç ve büyüklükteki ABD, Evrensel İnsan Hakları Beyannamesi’nden bir paragrafa sığınarak kendisini avutuyor. İşte şu ilk madde, ”Madde 1 – Bütün insanlar özgür, onur ve haklar bakımından eşit doğarlar. Akıl ve vicdana sahiptirler, birbirlerine karşı kardeşlik anlayışıyla davranmalıdırlar.”
Kimse bu maddede söylenenlere karşı kayıtsız kalamaz. Şu söz, bütünüyle mareryalist bir yaklaşıma sahip ve bütünüyle politik olsa da, dinlerin sahip oldukları daha fazla niteliğe sahip ilkeler de bulunmaktadır. Aynı zamanda, etkileyici bir güzelliğe sahip çok sayıda sanat eseri de dindar insanların ellerinde hayat bulmuşlardır, bu da evrensel karakterin bir harikasıdır.
İnsan sağlığını korumak için üretilen ilaçlar, kısalan mesafeler, yoğunlaştırılmış enerji, yeryüzü ve uzay ortamında çalışan araçların mükemmelleştirilmeleri gibi konularda, araştırmaların merkezinde bulunan laboratuvarlarda çalışan bilim insanları günümüzde artık geçmişte olduğundan daha önemli bir yer tutuyorlar. 12 milyar yıl mesafeden yola çıkan bir yıldızın ışığının gezegenimizde deniz seviyesinin 5000m üzerinde bir rasathaneden izleyen bilim insanı olarak yıldızın davranışını açıklaması gerekir. Olağanüstü bir başarı! Bu incelemeleri yapan bilim insanları gözlemlerinden yola çıkarak Büyük Patlama Teorisi’ni ortaya attılar.
Bilim insanlarının onlarca sene süregelen azimli ve zorlu çalışmalarının ardından elde ettikleri bulgular inkar edilemez. Hatta görüyoruz ki öne sürdükleri teorilerin gerçekleşmiş bulunma olasılıkları da oldukça fazla.
Bu noktada, dinler özel bir anlam kazanıyorlar. Geçtiğimiz son birkaç bin yıl, belki de 8-10 bin yıldır, iyi birer tasarım olan dinler varoluşun ilginç detaylara sahip birer tasarımdan ibaret olduklarını söylemekteler idi. Bu sınırların ötesine dair olan fikirlerin farklı bir grup ilkel kabile üyelerinin hayata dair olan hislerinden ibaret olmadıklarını nasıl bilebiliriz? İsa hakkında epey bir şeyler biliyorum, bilgilerimi okuduklarımdan edindiğim kadar, okulda derslerimize giren Cizvit rahibi ve La Salle kardeşlerden dinlemiştim, bana aynı zamanda Adem ve Havva hakkında çeşitli hikayeler de anlatmışlardı, Habil Kabil; Nuh Tufanı gibi konularda da, ve elbette yiyeceğin kıt olduğu bir dönemde kudret helvasının adeta cennetten inmiş gibi hissedilebileceğini tahmin ederim. Bir başka zaman bu acayip konularda daha başka fikirlerimi de aktaracağım.
Bu Pazar şunu unutmayalım, ABD’de bir seçim gerçekleşecek. İki hafta önce gerçekleşen ilki, çok sayıda kargaşaya neden olmuştu. Hem kendisini yetişkin bir uzman olarak addeden Trump, hem de Barack’ın politikaları geçmişte zaten çökmüştü. Şimdi ise üzerine tüy dikmelerinin zamanı geldi.
Fidel Castro Ruz”