NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan’ın, Fenerbahçe’de yaşanan Alex krizinin ardından kaleme aldığı ‘Ali Şen Aykut’u, Aykut Alex’i gönderdi’ başlıklı yazısı;

Tecrübenin en büyük avantajı; benzer koşullar altında verilecek kararlarda doğruyu bulmada kanaat oluşturmaktır.
Gel gör ki yaşadığımız ülkenin toprakları öyle acımasız ki yaşananları yok sayarak “Akıl Tutulması”nı yaşatmaktadır.

Ama bu tutulmaya karşı sistemin içinde kaldığın sürece de sana büyük avantajlar sağlamaktadır.

Her şeyi alt perdeden ve alt başlıklardan halledebilirsin…

Çünkü bilgi kirliliği; bilginin sorgulanmasını engellemektedir.

Fakat öyle bir noktada hata kendini gösterir ki altından kalkmak; ancak bedel ödemeyi gerektirir.

Ali Şen’in Oğuz ve Aykut’u gönderme kararı ne kadar kendini bağladıysa bedelini kendi ve Fenerbahçe ödedi. Aykut Kocaman’ın Trabzon maçı sonrası yaptığı açıklama doğru bir duruştu ve takdir toplamıştı.

Çünkü “emeğe saygı” kutsal kavramdır.

Bunlar futbolcu Aykut Kocaman’ın duruş şekliydi…

Fakat şimdiki teknik direktör Aykut Kocaman’ın duruş şekli ise o kadar ters ve yanlış bir konumda ki inanmak mümkün değil.

Üç senedir takımın başında olan Kocaman; Alex ile uğraşmaktan başka Fenerbahçe’de kayda değer uğraş  göstermemiştir!!

En önemli ironi Kocaman’ın Ali Şen’in yaptığının; Ali Şen açısından doğru olduğunu kanıtlamasıdır.

Çünkü o gün Ali Şen yaptığı hamlenin doğru karşılığını ortaya koyamayarak kamuoyunda başkanlık prestijini kaybetmiştir. Tıpkı bugün Aziz Yıldırım’da olduğu gibi…

Aykut Kocaman teknik direktör olarak donanımları ve prensipleri bakımından hala tartışılan bir konumdadır.

Üç senelik süre içinde Fenerbahçe’nin oyun prensipleri bakımından herhangi bir yapıya sahip olduğunu söylemek mümkün değil. Şike sürecinde gösterdiği duruş onun iyi teknik adam olduğu anlamına gelememektedir.

Sadece; defans kurgusu ve oyuncu seçimleri ile takım bütünlüğü arasındaki çelişkiyi görememek bile; ancak yetersiz donanıma sahip olma anlamına gelir.

Türkiye futbolunun temel zaafı olan yetersizliklerine kurban bulmak; ne yazık ki Kocaman tarafından da Alex olarak belirlenmiştir.

Bu eksiklikler; onun zaaflarını tetiklemekte, hem saha içinde hem de saha dışında hata yapmasına neden olmaktadır.
Alex konusunda onu gönderebilmesi için Alex karşıtı doğruları teknik direktör olarak çoktan ortaya koymalıydı.

Zaten bu doğruları ortaya koyamadığı için ya da böyle doğruların olmadığına ikna olamadığı için Alex’e heykel yaptılar!!

Ali Şen’den Aykut Kocaman’a ve Aykut Kocaman’dan Alex’e geçen süreç Fenerbahçe’de hiçbir şeyin değişmediğinin kanıtıdır.

Aziz Yıldırım’ı bu sürecin neresine koyarsanız koyun süreç değişmemektedir.

Aziz Yıldırım’ın algıladığı görev: balkon konuşması yerine saha içi konuşması yapmasıdır.

Müslüm Gülhan / NationalTurk