FutbolGündemSpor

Ben karımın yetiştirdiği erkeğim

Maldivler Kutlu Olsun

muslum gulhan1Aşk ve evlilik konusundaki tutumların belirlenmesi, kadının narin varlığından kaynaklandığının altını çizmek gerekir.

Erkek olarak ayaklarımızı yerden kesilen duygu travmaları ve yaşamın olmazsa olmaz kıldığı sevgi histerilerin karşılığının kadın vardır.

Hele- hele o doğurganlık yapıları yok mu?
Gerçekten tanrıları bile kıskandıracak kadar kutsal olduğuna inanıyorum.
Boşuna değil dinlerdeki kadın eleştirileri…

Erkeğin duygusal travması kadındır.
Evliliğin belirleyicisi de kadındır.

Evlilik kurumuyla ilgili hepimizin farklı görüşleri olması kaçınılmazdır. Ama hepimiz de eleştirdiğimiz veya desteklediğimiz bu kurumun parçası olmaktan da geri kalamıyoruz.

Benim açımdan özel mülkiyet kavramının korunması ve sistemin gelişmesi bakımından insanları kontrol altına devlet tarafından alınmanın en iyi yoludur evlilik.

Tüketim mekanizmasının işleyişinin kalbini bu kurum oluşturur.

O yüzdendir devlet tarafından imza ile güvence altına alınması.
Aslında bu güvence devletin bizzat kendini güvenceye almasından başka bir şey değildir.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Ve o yüzdendir evliliğe kutsallık pay idesi yakıştırılması.
Süreç hepimizi içine aldıktan sonra; ister istemez kıçımızı kurtarma operasyonu ekonomik anlamda evliliğin birinci maddesi olarak gündemdeki en birinci yerini alır.

İşte bu süreçler kadın- erkek farklılıklarının da nerelerde ortaya çıkacağının antrenman alanı olur.

Kadın ne ister,
Erkek ne yapar.

Sürecin ana başlığı budur.
Daha başka anlatım ile:

Kadın dominant,
Erkek direnen resesif olur.

Kadının bu baskın sosyal geni erkeğe göre çok kuvvetli ve zaman-zaman acımasız durumları da ortaya çıkartır ki o zaman işte kimin Mars’lı, kimin Jüpiter’li olduğunu anlarız.

Öyle sakın “yuuh sana” veya “kıçını kurtarmaya çalışma” gibi sabit saplantılara girmeyin ,objektif ve dürüst olmakta yarar var.

Sevgi konusuna ayrıca geleceğim, süreçteki yerini beklemesinde yarar var.
Başlangıç bölümü bizlere ilkokuldan itibaren öğretilenlerin uygulanmasından başka bir şey değildir.

Aslında beklentileri boşa çıkarmamaktadır.
Hayırlı evlat,
İyi koca,
İyi vatandaş olma yolundaki “aslan parçası” durumumuzdur.

En basit örneği ile “Vergi Kutsaldır” hitabının muhatabı bu kuruma(evlilik) katkısı olanlar yani bizler olmaktayız.
Dış etkenleri bir kenara bırakıp kendi içlerimize dönersek; evlilik ilk gündem maddesi olan ‘ekonomi kaygıları giderme’ ile toplanır.

Bu süreçteki kadın ve erkek tavrı aslında evliliğin geleceği anlamında bir yol haritasını da oluşturur.
Tabiî ki evliliğin yürümesi için yapılan çabaların buradaki etkisini görmemezlikten gelmek eksik saptamalara neden olur.

“Dişi Kuş” kavramı gibi toplum tarafından kabul görmüş bu ahlaki sloganlar, kadının kaygılarını gidermede ve erkeğe karşı yetki kullanımında iyi bir yöntem olduğu kanısındayım.

Yani sadede gelirsem; kadındaki bu yetki kazanım çabası ister istemez erkeği pasifiz e ederek kendi iç dünyasına yönelmesine neden olmaktadır.

Bu etki-tepki meselesinden başka bir şey değil.
Öncelikle; bu çok önemli görünmemekle beraber uzun vadede sakıncaları kadının- erkek ile olan diyalog sorunu ile ortaya çıkması kaçınılmaz olur.

Kadınların bu karar mekanizmasındaki öncü rolünü üstlenmeleri aslında EÖ(evlilik öncesi)de başlar.Süreç evlilik ciddiyetini kazanınca bu çabalar kaçınılmaz olur ki kadının en kuvvetli olduğu zamanlar bu zamanlardır hatta bir çok evlilik bu kadının çabalarının karşılık görmemesinden dolayı bitmiştir.

İşte bu evliliğin evrim sürecinin içindeki sevgi unsuru haliyle bu didişmenin içinde kabuğuna çekilerek dipfrize kaldırılır.

Buradaki asıl konu yetki karmaşasıdır.
Tabi ki sonuç da kadın bu karmaşanın galibi olur ki tartışmak bile abes ile iştigaldir.
Kadının belirleyici olması erkeğin farlıklarını ortaya çıkarmada önemli yer tutar.

Bu hem olumlu hem olumsuz olarak ortaya çıkabilir burada öznel şarlar belirleyici olur.
Asıl önemlisi kadının belirleyici tavrının erkeği ona karşı şekillenmesini sağlamasıdır.

Yani kadın kendi erkeğini kendi yaratmaya başlar!!!
Yarattığı bu erkek ile başlarda her şey güllük gülistanlık olması gayet normalken aslın da süreç kendi içi hesaplaşmasını ortaya çıkarmaya doğru gittiğini görmemesine neden olur.

Erkeğin kendine ait küçük yaşama alanı kadının dışında oluşur. Burası öyle lanet yer ki kadının buraya müdahalesi söz konusu olamamaktadır.

İşte buradan itibaren işin bitişi süreci başlar!!!

Kadının yarattığı yaşam koşulları ve belirleyici unsurların kurumsallaşması…
Erkeğin kendi alanını yaratarak başını sokabilecek mayınlı özel arazisi…
Hepsinin belirleyicisi kadın olmuştur.

Belirleyici kadın olmuştur fakat kendi yarattığı erkek ile hesaplaşması ortaya çıktığında aslında kendisi ile yüzleşmesinden başka bir şey ortaya çıkmayacaktır.

Bu hem zor hem de acı verici bir durumdur kadın için…
Sorumluluk paylaşımı aslında sevgiyi de beraberinde taşır ama bunu yok saymak fişi çekmekten başka bir şey değildir.

Bu bitiş sürecinde ise kadının kendi yarattığı erkeğe karşı çaresizliğini “ben kuvvetli bir kadınım” diyerek kurumu fes eder.

İyi de kime karşı kuvvetli, ne için kuvvetli ortada hiçbir zaman kullanmadığı güzelim sevgi unsuru hala dipfrizde durmaktadır.

Asıl kuvvetli olmak onu kullanma cesaretini ortaya koymaktır.
Hem de kendi yarattığı erkek ile beraber.

Müslüm Gülhan

Yazarın tüm yazılarına gözat »

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 103)

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 53)


Konserler

Müslüm GÜLHAN

Müslüm Gülhan yazılarını Türkiye ve Dünyanın en objektif gazetesi NationalTurk ile takip edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu