DünyaGündemPolitika

Moskova’da Türk – Rus Bilim Adamları buluşması!

Kadınlar Günü Kutlu Olsun

TASAM

Türk Asya stratejik araştırmalar Merkezi (TASAM) ve Lomonosov Moskova Üniversitesine bağlı Asya-Afrika ülkeleri Enstitüsü tarafından Moskova’da 4. Türkiye-Rusya yuvarlak masa etkinliği düzenlendi.

Bilim adamları ve uzmanlar  politik, ticari-ekonomik ve insani-kültürel konuları masaya yatırdılar.

TASAM başkanı Süleyman Şensoy Rusya’nın Sesi Radyosuna verdiği demeçte şunları söyledi..

Amur Gadjiev: Bu yuvarlak masasının büyük bir önemi var. Ötekilerden ayırt edici noktası, Kasım ayında yapılacak Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konseyi toplantısından birkaç hafta önce yapılmasıdır. Böyle bir durum karşısında bir bilimadamı olarak belli bir sorumluluk hissediyor musunuz?

Süleyman Şensoy: Hiç şüphesiz. Hem Türk-Rus ilişkileri açısından büyük bir sorumluluk hissediyorum hem de Türkiye’nin ve Rusya’nın bölgesel işbirliği açısından büyük bir sorumluluk hissediyorum. Hem 21-22 Kasım tarihlerindeki sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Moskova ziyareti, hem 23 Kasım itibariyle başlayacak olan Suriye ile ilgili ”Cenevre-2” konferansı, hem yine Kasım ayında hemen başında İran’ın nükleer müzakereleri ile ilgili ”P5+1” toplantıları gibi hem ikili hem çok taraflı birtakım önemli toplantıların öncesinde Türkiye – Rusya 4. Yuvarlak Masası toplantısının Moskova’da yapmamız çok önemlidir. İki ülke düşünce insanlarının hem ikili ilişkileri hem çok taraflı bölgesel konuları tartışıyor olmasının dönemsel olarak önemli bir katkı sunacağını düşünüyorum.

Amur Gadjiev: Şimdi Türk-Rus ikili ilişkilerine baktığımız zaman, siyasi alanda özellikle Suriye krizi nedeniyle ülkelerimiz arasında bir görüş ayrılığı söz konusu. Öte yandan, ticari ve ekonomik alanlarda artan bir işbirliği görülüyor. Bu tür toplantılarda ağırlık daha çok hangi konulara veriliyor: ayrıldığımız noktalara mı yoksa işbirliğinin arttığı noktalara mı?

Süleyman Şensoy: Bugün Türkiye-Rusya ilişkileri bence çok tarihsel bir tecrübe yaşıyor. Ve bu olumlu bir tecrübedir. Suriye konusunda iki ülke farklı konumlarda bulunuyor. Ve iki ülkenin öncelikleri de farklıdır. Ve bu anlamda söylemleri farklıdır. Güçlü rekabet ve güçlü işbirliği anlamında bu farklılıkları bir arada yönetebilme tecrübesini yaşıyorlar. Çünkü bu birkaç yıl önce olsaydı iki taratftan da çok daha duygusal tepkiler verilebilirdi. Bugün ise bir taraftan rekabet olan alanla ilgili ilişkiler yönetilirken diğer taraftan güçlü olduğu yönlere zarar verilmedi her iki ülke tarafından. Dolayısıyla bu, güçlü rekabet ve güçlü işbirliğini bir arada yönetebilme kabiliyeti gösterdi. Bunun iki ülke için de ben çok büyük bir samimiyetle büyük tecrübe ve kazanım olduğuna inanıyorum. Bununla birlikte Suriye’nin istikrarı ve bir an önce bu iç çatışmanın durması noktasında da hemfikir olduklarından hareket edersek umarım en kısa sürede bu Suriye kriziyle ilgili yaşanan büyük düşünce farklılığının da giderileceğini düşünüyorum.

Amur Gadjiev: Siz hem araştırmacısınız hem de bu tür toplantıları organize ederek bir tür kamu diplomasisinin uygulayıcısınız. Sizin bu tür toplantıların, ülkelerin dış siyasetine yansımaları oluyor mu? Siz buna tanıklık ettiniz mi?

Süleyman Şensoy: Şüphesiz oluyor. Biz de zaten olumlu yönde katkı yapma, olumlu yönde kararları etkilemeye çalışmak için bunu yapıyoruz. Yani, hem muhatap alınan Türkiye dışındaki ülke veya ülkeler nezdinde hem kendi ülkemiz nezdinde kararları etkilemeye çalışıyoruz. Yani, bütün düşünce kuruluşlarının da temel misyonu budur zaten. Bu bir ikincil diplomasi kanalıdır. Resmi bir sorumluluğumuz yok, ama ülkelerimiz adına endişe eden düşünce insanları karşılıklı olarak bir araya geliyorlar ve bütün uygulamalar tartışılıyor, eleştiriler yapılıyor. Ve bütün bu ortaya çıkan sonuçlar da ilgili devlet karar alıcılarına iletiliyor. Dolayısıyla bunun politikaları etkilemesi kaçınılmazdır diye düşünüyorum. Resmi sorumluluğu olan insanların birbiriyle konuşmaları konusunda geleneksel kısıtlamalar var. Fakat bu bizim için söz konusu değildir. Dolayısıyla bizim yapmış olduğumuz konuşmaların daha ufuk açıcı, daha rahat, resmi bağlayıcılığı olmadığı için daha güçlü sonuçlar çıkardığı kanaatindeyim. Bu sonuçlar da şüphesiz resmi politikaların şekillenmesine katkı yapıyor.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Amur Gadjiev: Birkaç senedir sizin etkinliklerinizi takip ediyorum. Bu sene yapılmış etkinliğin katılım oranı oldukça fazladır. Hiç kuşkusuz bu, başarınızın bir göstergesidir. Sizin TASAM olarak bu tür ikili toplantıları yapma başarınızı neye bağlıyorsunuz?

Süleyman Şensoy: Biz 9 farklı başlıkta küresel ölçekte dış politika çalışmaları yapıyoruz. Bu 9 farklı başlıkta tanımladığımız bölgelerde önemli ülkelerle ikili mekanizma olarak yuvarlak masa veya forum adı altında toplantılar yapıyoruz. Bu, ABD, Rusya, Çin, Hindistan, Brezilya gibi çok önemli ülkeleri kapsıyor. Şüphesiz burada iyi sonuç alınabilmesinde üç temel etken olduğunu düşünüyorum. Bir tanesi sürdürülebilirlik, yani alınan inisiyatifin sürdürülmesi, bir heyecanla başlanıp belli bir süre sonra yarıda kalmaması. İkincisi, güçlü bir idealizm. Üçüncüsü de güçlü bir profesyonellik. Bü üçü bir araya geldiği zaman da bu toplantıların ve sonuçlarının, içeriğinin de başarılı olduğunu düşünüyorum. Tabi, burada işbirliği için seçilen kurum da çok önemlidir. Biz muhatap aldığımız ülkede o ülkenin en iyi kurumlarıyla çalışmaya gayret ediyoruz. Burada Lomonosov Moskova Devlet Üniversitesi ile çalışıyor olmaktan ve onların profesyonelliğinden de çok mutluyuz. Toplantılara göstermiş oldukları akademik ilgiden, seviyeden de çok mutluyuz. Açık sözlülüklerinden de çok mutluyuz. Yani, idealizm, profesyonellik ve sürdürülebilirliğin bu konuda başarının ölçütleri olduğunu tekrarlayabilirim.

 

 

8 Mart Kadınlar Günü Turları

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu