İskoçya bölgesel hükümetinin Başbakanı ve ayrılıkçı İskoç Ulusal Partisi’nin (SNP) lideri Alex Salmond, ülkesinin tarih yazmanın eşiğinde olduğunu belirterek ‘İskoçya gelecek hafta perşembe günü bağımsızlığa ‘evet’ diyecek’ dedi.
Salmond, İskoçya’nın başkenti Edinburgh’da yaptığı açıklamada, 1945’ten bu yana 142 ülkenin bağımsızlığı seçtiğini belirterek, şöyle konuştu:
“İskoçya, tarih yazmanın eşiğindedir. Tüm dünyanın gözü kulağı İskoçya’da. İskoçya gelecek hafta perşembe günü bağımsızlığa ‘evet’ diyecek. Çünkü ‘hayır’ kampanyasının son dakika vaatlerine kimse kanmayacak. Evet oyu, hayatının şansı olacaktır. İskoç halkından daha iyi kimse İskoçya’yı yönetemez ve anlayamaz.”
Salmond ayrıca, bağımsızlığa evet demenin bir şeylerin sonu değil, başlangıcı olacağını vurguladı. Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Salmond, Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) terör örgütü ile ilgili soruya, “İskoçya’daki Müslümanlar toplumumuzun önemli bir parçasıdır. Bu kişiler IŞİD’in vahşetinden sorumlu değildir” dedi.
– Salmond’dan soruşturma çağrısı-
Royal Bank of Scotland’ın (RBS), bağımsızlık referandumunda evet çıkması halinde yönetim merkezini İngiltere’ye taşıyacağını açıklamasının ise piyasa açısından doğru olmadığını belirten Salmond, “Bu piyasaya hassasiyeti taşıyan bir duyuruydu. Bu konuda bir soruşturma başlatılması gerekiyor. Eğer bunun oluşmasına izin verirsek, o zaman piyasa hassasiyeti olan açıklamaların duyurulması konusundaki kuralları da değiştirmemiz lazım” dedi.
Salmond, RBS’in açıklamasının “yanlış aktarıldığını” savunarak, İskoçya’nın finansal kurumlarının bağımsızlıktan olumsuz etkileneceği yönündeki söylemlerin geçerli olmadığını belirtti. Salmond, “İngiltere Maliye Bakanı George Osborne, üç yıl önce İskoçya’nın bağımsızlık ihtimali sebebiyle yatırımlar konusunda zorluk yaşandığını söylüyordu. O zamandan beri rekor seviyede yatırım yapıldı. Felaket tellalları kaybedecek. Çünkü bu şekilde negatif mesaj içeren bir kampanya ile kazanamazsınız” diye konuştu.
Bağımsız olunması halinde İskoçya halkının İngiltere ile ortak para birimini kullanmak isteyeceğini dile getiren Salmond, İngiltere yönetiminin para birimi birliğini desteklemeyeceğini açıklayarak “blöf” yaptığına inandığını kaydetti. Salmond, “Bağımsızlığa hayır kampanyası, felaket çığırtkanlığı yaparken ve piyasa için hassasiyet taşıyan bilgileri sızdırırken suç üstü yakalandı” dedi.
İngiliz hükümetinin desteklediği “Birlikte Daha İyiyiz” kampanyasını yürüten Alistair Darling ise bağımsız uzmanların İskoçya’nın Birleşik Krallık’tan ayrılma kararı alması halinde İskoç halkının bazı ekonomik ve sosyal haklarını kaybedeceğini bildirdiğini vurguladı. Darling, İskoçlara “Eğer kendinizi otobüsün önüne attığınızı görsem ve bu konuda sizleri uyarmak için bağırırsam, bu korku tellallığı yapmak anlamına mı gelir?” şeklinde seslendi.
18 Eylül’de İskoç halkına, “İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?” sorusu yöneltilecek. Bağımsızlığa ‘evet” sonucunu çıkması halinde varlıkların paylaşımı ile ilgili Londra ile Edinburgh yönetimleri arasında yürütülecek müzakerelerin ardından, İskoçya 24 Mart 2016’da Birleşik Krallık’tan resmen ayrılacak.
Referandumla ilgili “Survation” adlı kamuoyu araştırma şirketinin 5-9 Eylül’de yaptığı son anket, bağımsızlığa karşı çıkanların oranının yüzde 48, bağımsızlığa ‘evet” diyeceğini söyleyenlerin oranının ise yüzde 42 olduğunu ortaya koydu. Bin İskoçyalıyla yapılan ankette, yüzde 10 ise kararsız olduğunu dile getirdi. Geçen hafta açıklanan bazı anketlerde, bağımsızlık yanlılarının önde olması, İngiliz hükümetinde endişeye neden olmuştu.