Şile’de yapılan kazılara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında Poyrazköy davası sanığı Levent Bektaş’ın şüpheli olarak ifadesi alındı. Bektaş, ifadesinin ardından tutuklu bulunduğu cezaevine götürüldü.
Eski TİKKO itirafçısı olduğu öne sürülen Ulaş Ö.’nün gözaltına alınmasıyla birlikte Şile’de 21 Ağustos 2010 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından kazı yapılmıştı. Ulaş Ö.’nün soruşturma kapsamında verdiği ifade üzerine Poyrazköy davası sanığı Levent Bektaş’ın, tutuklu bulunduğu Silivri Cezaevi’nden Beşiktaş’ta bulunan İstanbul Adliyesi’ne götürülerek ifadesi alındı. Şüpheli sıfatıyla 1,5 saat ifade veren Bektaş, ifadenin ardından tekrar tutuklu bulunduğu cezaevine gönderildi.
Emekli Binbaşı Levent Bektaş’ın avukatı Hüseyin Ersöz, Ulaş Ö.’nün verdiği ifadede dolaylı olarak Levent Bektaş’ın adından söz ettiği için ifadeye çağrıldığını söyledi. Avukat Ersöz, “Buradaki asıl düğüm noktası; Ulaş adındaki kişinin verdiği beyanlardır. Bu beyanlarda Levent Bektaş’a doğrudan bir suç isnadında bulunmamakla beraber Okan İ. isimli şahıs üzerinden işte ‘bende ele geçen silahları Okan’dan teslim aldım. Okan da Levent Bektaş ile yakın ilişki içerisinde sürekli temas halinde’ demesi üzerine Levent Bektaş’ın ifadesine başvuruldu. Biz şu şekilde yorum yaptık. Bunu savcı beye de aktardık. Buradaki Levent beyle ilişkili olmasının sebebi, olayın tamamen sansasyonel bir hale getirilmek istenmesidir. Savcı beyin verdiği bilgi çerçevesinde Ulaş Ö.’nün eski bir TİKKO itirafçısı olduğunu öğrendik. Bu olayın TİKKO’ya değil de Ergenekon’a bağlanması ve Ulaş isimli şahsın da etkin pişmanlık yasasından faydalanması olarak değerlendirdik. İlk aramanın yapıldığı 22 Nisan 2009 tarihinde polis sabah saatlerinde gelince Bektaş, çevresindeki kişileri telefonla aramış, aradığı kişilerden biri de Okan İ.’dir. Okan İ. ile Levent Bektaş arasında bir iş ilişkisi var ve birbirlerine sürekli yardım ediyorlarmış. O gün sadece Okan İ.’yi aramıyor. Diğer ortaklarını da arıyor ama onlara ulaşamıyor. Yani toplam 5 ya da 6 kişiyi arıyor, bunların arasında Okan İ. de var. Ve son haddede bir avukat temini için Okan İ.’yi arıyor. Bu avukat da sadece ilk etapta sadece evi Büyükçekmece’ye yakın olduğu için yardımcı oluyor. Ancak, daha sonraki aşamalara katılmıyor.” diye konuştu.
Müvekkilli Levent Bektaş’ın 1,5 saat ifade verdiğini belirten Avukat Ersöz, “Daha öncede söylediğim gibi Ulaş Ö’nün verdiği ifade doğrultusunda çağrıldı. Ulaş Ö., Levent Bektaş’ın, Okan İ. ile bağlantısı olduğunu biliyor. Çünkü daha önce Ulaş Ö., Okan İ.’nin yanında bir süre çalışmış. Şile’deki kazılarla ilgili olarak yine savcı beyden öğrendiğimiz kadarıyla Şile’de Okan İ. bir iş yapmak istiyor. Bu işte paintboll gibi sosyal aktivitelere ilişkindi. Aktivite alanları oluşturmak bağlamında Çevre ve Orman Bakanlığı ile irtibata geçiyor. Çevre Bakanlığı da almak istediğe arsanın bir krokisini kendisine veriyor. Resmi bir evraktır bu. Ve bu evrak Okan İ.’nin evinde yapılan aramada ele geçiriliyor. Şile’de herhangi bir silah ele geçmedi. Ele geçen tek silahlar Ulaş Ö.’nün evinde ele geçen silahlardır. Bunların da ne Okan ne de Bektaş ile herhangi bir irtibatı yok. Bizim anladığımız kadarıyla savcı bey bunu ayrı bir soruşturma olarak yürütüyor. Anlamlandırabildiğimiz kadarıyla Ulaş Ö. verdiği beyanlarda olayı daha sansasyonel hale getirmek için bir iş ilişkisi içerisinde olan Okan İ.’nin üzerinden Levent Bektaş’a bağlamaya çalışıyor. Olayın Ergenekon ile bağlantısı olduğuna dair bir değerlendirme yok. Silahlarla ilgili bir bilgi savcı bize herhangi bir bilgi vermedi. Eğer olsaydı bize sorulurdu.” iddiasında bulundu.
