GündemHaberManşetPolitikaTürkiye

Ahmet Özal: 20 senelik ceset bir anda çürüdü!

Maldivler Kutlu Olsun

ahmet ozal8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın oğlu Ahmet Özal, babasının cesedine yapılan otopsinin ardından ilginç açıklamalar yaptı.

Habertürk TV’de Suna Vidinli’nin sunduğu programa konuk olan Ahmet Özal, Turgut Özal’ın naaşına yapılan otopsiyle ilgili olarak “20 senelik bozulmayan ceset Adli Tıp’da yapılan otopsi işleminin bitiminin ardından bir anda siyahlaşmaya başladı. Bu haliyle ceset ‘Ben görevimi yaptım gidiyorum’ der gibiydi. Ben babam rahmetli olduğu zaman yurtdışındaydım. Otopsi için anneme soruldu deniyor, ama sorulmadığını biliyorum. Ben o yıllarda yapılacak olan otopsinin bir sonuç vereceğine inanmıyorum. Çünkü hem o günkü teknoloji ve o zamanki baskı meselesi. Şimdi yapılan otopside iç organlarıyla birlikte yapılan otopsi, Adli Tıp’ın inanılmaz bir şekilde işini kolaylaştırdı. 19 sene sonra bütün organlarıyla beraber orada durması bana göre mucizeye giriyor. Ben Adli Tıp yetkilileriyle hiç konuşmadım. Onları rahat bırakmak istedim. Fakat ben Adli Tıpçılar’dan çok etkilendim. Çok iyi bir Adli Tıp’ımızın olduğunu düşündüm. 3 ayrı grup birlikte çalıştılar. Cesedin beyninin yerinde olması, kemik iliklerinin yerinde olması ve üç gün çalışmanın sonunda ceset bir anda siyahlaşıp çürümeye başlamış. 20 sene ceset çürümemiş. Bu haliyle baktığımızda Sanki ceset ‘görevimi yaptım ben gidiyorum’ der gibi. Bu gerçekten çok şaşırtıcı. Dünya tarihinde benzerinin görülmediği bir şey. Bana göre Allah’ın işi bu” diye konuştu.

Ahmet Özal’ın konuşmasından satırbaşları şöyle;

Kartal Demirağ o mahkemede tek sanık olan yargılanan birisiydi. Rahmetli babam bu işin köküne kadar indi, arkasında kimler olduğu öğrenildi. Hepsi bilindi. Ben babama şunu sordum “Herşeyi öğrendiniz niye açıklamıyorsunuz?” Babam bunun karşılığında “Şu anda Türkiye’nin kalkınması önemli benim suikastimle ülke vakit kaybetmesin” dedi. Amcam Korkut Özal o günlerde bilgileri açıklamak istemedi. Şimdi düşünüyorum adalet istiyorsak, o bilgiler mezara gitmemeli.

Aşkabad’ta bana söyledi. Türkiye’ye döndüğümde çok ciddi bir risk alacağım dedi. Türkiye Kürt sorunu ve PKK’yı çözmeden ilerleyemez dedi. 19 Mayıs’ta resmi konuşmamın ardından Cumhurbaşkanlığı’ndan istifa edip aktif siyasete yeniden döneceğini söyledi. O dönemde Türkiye’nin iyi gitmediğini söylüyordu, ‘benim müdahale etmem lazım’ diyordu. Özellikle Kürt meselesini çözmek için siyasi risk alacağını söylüyordu. Kafansında neler yapacağıyla ilgili planlar vardı. Mesela genel af vardı. Türkiye’de siyasi yapının düzelmesi için Anayasa değişikliği, başkanlık modeli gibi radikal değişiklikler vardı.

Adnan Kahveci ve Eşref Bitlis, Kürt meselesiyle ilgili çok ciddi raporlar hazırlıyorlardı. Biri askeri diğeri ekonomik olarak Kürt raporu hazırlamıştı. Rahmetli Kahveci’nin kazada yanında bulundurduğu ve Kürt raporunun bulunduğu çanta kayboldu. Babam Nisan başında seyahata gitmeden önce beni Ankara’da çağırdı. Bugün burada söyleyemeceğim bir sürü şeyler söyledi. Özbekistan’da Nakşibendi Hazretleri’nin türbesinden gazeteci Servet Kabaklı toprak alırken o’na şunu söylemiş: ‘Biraz daha fazla al, bana da lazım olacak’

Anavatan Partisi’nin başına geçmeyi planlamıyordu. Yeni bir parti kurmayı düşünüyordu. Anavatan Partisi’yle ilgili ‘maddi ve manevi bağlarımı’ kopardım demişti. Anavatan’a daha sonra gelen liderler babama çok yanlışlar yaptı. O yüzden Anavatan Partisi’ne yeniden dönmek istemiyordu. Yeni bir parti kurmayı tasarlıyordu. Rahmetli çok iddialı konuşurdu. ‘Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar 21. yüzyıl Türkler’in asrı olacaktır’ sözü o’na aittir.

Türkiye’nin Orta Asya’ya açılmasından Avrupa çok ciddi rahatsızlık duydu. Lider o zamanlar Türkiye’ydi. Rahmetlinin ölümünden sonra o ülkelerle siyasi ve ekonomik entegrasyon durdu ve kesildi. O dönemde Türkiye çok şey kaybetti. Daha sonra gelen liderler bu ilişkileri sürdüremedi. Özal’ın ölümüyle Türkiye çok şey kaybetti.

Avrupa’dayken bana bir telefon geldi ‘babanız düştü’ dediler. Hemen bir uçak kiralayıp Ankara’ya uçtum. Uçaktan Cumhurbaşkanlığı Köşkü’ne baktım. Bayraklar yarıya indirilmişti! O yıllarda Köşk’te ambulans yoktu. Babamı sürükleyerek götürmüşler hastaneye. Hastaneye gidiyorlar doktor yok. O arada GATA’da Şarlak Paşa bütün ekibiyle bekliyor, gelen giden yok. Rahmetliyi annem kucağına aldığında ağzından köpük geliyor. Kalp krizinde köpük gelmez. Köpük gelmesi zehirlenmenin belirtisi.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Babam başbakanlığı dönümünde yatak odasında her ay bir ekip gelip dinleme cihazı var mı diye bakarlardı. Ve her ay ortalama 5 tane dinleme cihazı bulundu. Ben ölümünden itibaren 5 sene bu iş için uğraştım. Basında bazen haber oldum bazen olamadım. Bazen ufak haber oldum. Sayın Fatih Altaylı beni programa davet etti. O programdaki konuşmalarım dikkat çekmeye başladı, 98 yılında yapılan programda iş hızlandı. Daha sonra süreç geçti, kimse ciddiye almadı.

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 52)
Konserler

NationalTurk

NationalTurk Haber Merkezi, En Son Haberleri Gündemi, Spor Haberlerini, Ekonomi, Seyahat, Magazin, Politika ve Son Dakika Haberlerini en doğru ve objektif şekilde size ulaştırır.NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu