Almanya Başbakanı Angela Merkel, Yunanistan’ın siyasi irade göstermesi durumunda AB Komisyonu, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Merkez Bankası ile anlaşılmasının hala mümkün olduğunu söyledi.
Angela Merkel, gelecek hafta Brüksel’de yapılacak AB Zirvesi öncesi Federal Meclis’te bugün yaptığı hükümet açıklamasında, Yunan hükümetinin 20 Şubat’ta Avro Grubu’na ülkesinde kapsamlı bir reform yapmak için taahhütte bulunduğuna işaret etti.
Merkel, Yunanistan’ın bu reformları kararlılıkla ele alması, AB Komisyonu, IMF ve Avrupa Merkez Bankası’nın da bu çabaları onaylaması gerektiğini anımsattı. Yunanistan’ı kreditörlerle anlaşmaya çağıran Merkel, “İradenin olduğu yerde yol da vardır. Yunanistan’daki siyasi sorumluların bu iradeyi göstermesi halinde 3 kurumla anlaşmaları hala mümkün” dedi.
Merkel, Almanya’nın çabalarının Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nde kalması yönünde olduğunu yineledi.
– “Yunanistan da fırsatı kullansın”
“Yunanistan’a son 5 yılda Avrupa’dan benzeri görülmemiş bir dayanışma gösterilmiştir” diyen Merkel, Yunanistan’ın son 5 yılda Avro Bölgesi’nden destek alan tek ülke olmadığına dikkati çekti.
Çabalara karşılık yardım etme ilkesini güttüklerini dile getiren Merkel, Yunanistan’dan farklı olarak İrlanda, İspanya ve Portekiz’in kendi programlarını başarılı şekilde tamamladığına ve kendi ayakları üstünde durduklarına işaret etti.
Bu ülkelerin fırsatları kullandığını anlatan Merkel, “Yunanistan’da iyi bir yoldaydı. Gerekli olan yapısal reformlar sürekli geciktirildi” dedi.
Merkel, Avrupa Birliği’nin krizlere karşı daha sağlam hale geldiğini belirterek, avronun sadece para birimi değil Avrupa’daki birliğin sembolü olduğunu kaydetti.
– “AB ülkeleri arasında sorumluluklar paylaşılsın”
Mülteci ve sığınmacı sorununa da değinen Merkel, sığınmacıların kabul edilmesinde AB üye ülkeleri arasında dayanışma gösterilmesi gerektiğini ifade etti.
“İltica talebinde bulunanların 4’te 3’ünün 5 üye ülke tarafından kabul edilmesi mümkün değil” diyen Merkel, tüm üye ülkelerin makul ölçüde sığınmacıların kabul edilmesine katılması gerektiğini vurguladı.
Merkel, Avrupa Komisyonu’nun sığınmacıların ülkelere dağıtılması konusunda öneriler sunduğunu anımsatarak, ancak hafta içinde içişleri bakanlarının yaptığı görüşmenin anlaşma sağlanması için bu konuda daha derin bir tartışma yapılması gerektiğini ortaya koyduğunu kaydetti.
– “AB’nin temel ilkeleri sorgulanamaz”
Merkel, İngiltere’nin Avrupa’da nasıl bir rol oynamak istediğini kendisinin belirlemesi gerektiğini söyledi.
İngiltere’nin AB içinde aktif bir partner olarak bulunmasını isteyen Merkel, bu ülkenin AB’de kalacağı konusunda iyimser olduğunu dile getirdi.
Merkel, İngiltere’nin AB politikasına ilişkin şüpheleriyle ilgili olarak süreci eline almak için gelecek hafta yapılacak zirvede AB Konseyi Başkanı Donald Tusk’un görevlendirileceğine işaret ederek, AB’nin temel ilkeleri olan ayrımcılıkla mücadelenin ve serbest dolaşımının sorgulanmayacağını bildirdi.
– “Yunan hükümet üyeleri sorumsuzca davranıyor”
Sosyal Demokrat Parti (SPD) Federal Meclis Grubu Başkanı Thomas Oppermann, başbakan Aleksis Çipras yönetimindeki Yunan hükümeti üyelerini sorumsuzca davranmakla suçladı.
Atina için zamanın daraldığını ve Yunan hükümet üyelerinin ciddi şekilde müzakerede bulunma isteğinin bulunmadığı izlenimi verdiğini belirten Oppermann, “Hükümet üyeleri zamanlarını daha çok röportaj vermek için kullandı. Bunu sorumsuzca buluyorum” dedi.
Oppermann, Yunanistan’ın Avro Bölgesi’nde kalmasını istediklerini kaydetti.
-Alman hükümetine eleştiri
Sol Parti Federal Meclis Grubu Başkanı Gregor Gysi de Alman hükümetinin Yunanistan politikasını eleştirerek, “Avroyu ve böylelikle Avrupa’nın entegrasyonunu tehlikeye atıyorsunuz” değerlendirmesinde bulundu.
Yunan hükümetini savunan ve ülkedeki olumsuzlukların eski hükümetlerin politikasından kaynaklandığını savunan Gysi, “Yunan hükümeti tasarruf etmeye hazır ancak sizin istediğiniz alanda değil” ifadesini kullandı.
Öte yandan Sol Partili bazı milletvekillileri, oturdukları yerden kalkarak “Yunanistan ile dayanışma” yazılı pankartlar kaldırdı. Pankartlar Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert’in uyarılarının ardından indirildi. Lammert, “Bana bu, öğrenci parlamentosunu hatırlattı” yorumunda bulundu.
