Milli takım ve yöneticilik anlayışlarındaki çarpıklıklara Ahmet Bob Turgut’dan bir yorum !Haftanın yorumu

Haftanın Yorumu @ NationalTurk – Takımın kaburgasını yurtdışında doğan Türk asıllı gençlerle kurmak isteyen Abdullah Avcı, çok acemice yaptığı oyuncu seçimleri ile ve de takımda lider sıfatıyla, takımı idare edemediği için milli takım bu hallere düşmüştür! Uzun zamandan beri ilk defa Türk milli takımı bir turnuvada bu kadar erken havlu atmıştır!

Bu da ayrı bir gerçektir!

Şimdi yurtdışında doğan Türk çocuklarına güvenen ve bel bağlayan hocanın takımının kaptanı nasıl olur da Romanya maçının devre arasında bu gençlere bu takımda herkes Türkçe konuşacak! Diye bağırabiliyor.

Bu konuşmayı yapan kaptan Emre’nin yanında ve o odada duran bu takımın bir numaralı sorumlusu neden Emre’ye bir şey diyemiyor?

Neden Almanca bilen ve Almanya kökenli yardımcı hoca Tayfun Korkut bile bir şey söyleyemiyor?

Almanya’dan ve Avrupa’nın diğer ülkelerinden gençleri getireceksiniz, sonra onların Türkçe konuşamadığını tüm takımın önünde olay yapacaksınız. Bunlar kültür çarpışmasıdır. Bu gençlerin derdini anlayacak, eğitimli ve kültürlü ve yabancı dili ana dili gibi konuşan çalıştırıcı ve yetiştirici gerekmektedir.

Şu günlerde globalleşmenin yaşandığı Türkiye’de bu nasıl bir fikirdir?

O zaman ben de diyorum ki Türkiye’de bütün teknik direktörler yurtdışındaki maçlarında basın toplantılarını İngilizce konuşarak yapsın sorulan sorulara İngilizce cevap versin. Ancak Türkiye’de bunu yapabilen bir hoca olursa bu çifte standart yüzünden bir yere gidemeyen Türk futboluna yardımcı olmuş oluruz.

Ahmet Bob Turgut’un Biz Türkler Hep Böyleyiz adlı yazısından alınmıştır