Günlerdir, haftalardır, aylardır beklenen dev maç, beklenildiği kadar tempolu ve zevkli geçmese de bizi mücadeleye doyurdu.
Her iki takımında kazanma arzusu, hırsı ve oyunu koparma çabası, uykusuz kalmamıza fazlasıyla değdi.
Maça iyi başlayan ekip, ev sahibi Lakers oldu. Hatta bu iyi başlangıcın ödülünü 6 sayı farkla öne geçerek aldılar. Fakat Cleveland’ın birden yakaladığı 9-0 lık o seri sanki maçın gidişatı hakkında bizlere bir ipucu niteliğindeydi. Shaq, içerde Bynum’a ağırlığını koyunca ve Mo Williams ekstra işler yapınca ibre bir anda Cleveland’a dönmeye başladı. Lakers iç sahada oynamasına rağmen sanki potalara yabancıymış gibi hücum etmeye başladı. Zorlama şutlar, top kayıpları, yanlış tercihler derken ilk çeyrek 23-19 bitti. İkinci çeyreğin başlarında durum hiç farklı değildi. Hatta fark bir ara 20 yi gördü ancak Lakers çok büyük bir gayretle geri dönüş sinyalleri verdi. Belki son saniyede Lebron’un orta sahadan attığı basket verilseydi Lakers’ın bütün o çabası boşa gidecekti fakat hakemler Lebron’un topu, süre dolduktan sonra attığı gerekçesiyle basketi saymadı.
İkinci yarıda herkesin beklentisi Lakers’ın seyirci desteğini arkasına alarak maça iyice ortak olmasıydı. Ancak öyle bir Cleveland vardı ki o bölümde, Lakers gerçekten çok zorlandı. İlk çeyrek rakibini 19 sayıda tutan Cleveland, o çeyrektede Lakers gibi bir takımı 17 sayıda tutarak maçı o çeyrekte kazandı. Son çeyrekte Kobe’nin çabası yeterli olmadı ve Cleveland, zorlanmadan maçı kazandı.
Gelelim maçla ilgili bazı önemli hususlara. Kobe ve arkadaşları hakemlerden eminim çok şikayet etmişlerdir. Birkaç pozisyon dışında çok net fauldu diyebileceğim pozisyon olmadı açıkçası. Ancak hakemlerden daha önemli engeller vardı bana göre Lakers’ın galibiyetinde. Örneğin, ligin en iyi uzunlarından olarak lanse edilen Pau Gasol, 11-4 saha içi isabetiyle 11 sayı, takımın önemli skor opsiyonu Ron Artest 11-5 saya içi isabetiyle 13 sayı, her zaman tecrübesiyle bu tür maçları iyi oynayan Derek Fisher 8-3 isabetle 7 sayıyla oynadı. Lakers benchinin bu maçtaki toplam sayısı 17 iken, bu sayı Cleveland’ta 31 di.Ayrıca hakemler demişken; Cleveland, Lakers’tan sadece 3 adet fazla serbest atış kullandı.
Cleveland’ın bana göre maçı kazanmasındaki en önemli etken LeBron’un olgun oyunuydu.Kobe’nin geçen sezon Lakers’ta oynadığı gibi oynadı bu gece Lebron.Takım arkadaşlarını işin içine sokan, şut önceliğini onlara veren, takımı bir şef gibi yöneten, sahadaki duruşuyla takımı ateşleyen bir Lebron vardı. Eline gelen her topu potaya atan, çılgın Lebron yoktu. Bu durum Cleveland’ın galibiyetindeki kilit noktaydı.Yani geçen yıl Cleveland’ın başarısızlığında sıkça dile dökülen ‘’Lebron’a takım arkadaşları ihanet etti’’ sözleri sanırım yarından sonra Kobe için söylenecek.Cleveland, gerçekten çok anlamlı ve değerli bir galibiyetle taraftarlarına noel hediyesini verdi.
Umarım nice böyle zevkli mücadeler izler ve keyif alırız. Herkese iyi seyirler…
Mert Kaya
