GündemManşetPolitikaTürkiye

Gezi’nin gönüllü doktorlarından alkışlanan savunma

Maldivler Kutlu Olsun

Dolmabahçe camii

Gezi Parkı direnişiyle ilgili olarak 255 sanığın yargılandığı davada bugün yaralılara tıbbi yardımda bulundukları için yargılanan doktorların savunması izleyiciler tarafından büyük alkış aldı.

İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Mayıs ayı boyunca Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri görülecek davanın 2. duruşmasına 2 asistan doktor sanığın yanı sıra 11 tutuksuz sanık ve müşteki Ali Çezik ve avukatlar katıldı. 

Sanıkların “2911 Sayılı Toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanuna muhalefet”, “görevi yaptırmamak için direnme”,”kamu görevini usulsüz üstlenme ve kamu malına zarar verme”, “Özel kıyafetleri usulsüz kullanma”, “suçluyu kayırma” “ibadethaneyi kirletmek suretiyle zarar verme” ve ” hırsızlık” gibi suçları işledikleri iddiasıyla 1 yıl ile 11 buçuk yıl arasında değişen hapis cezaları istemiyle yargılandıkları davada kimlik tespitinin ardından savunmaların alınmasına geçildi.

Doktorların savunması alkış aldı

Davanın doktor sanığı İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi Asistanı Sercan Yüksel, 2 Haziran’da yaşadıklarını şöyle anlattı:

“Hastanedeki nöbetim bittikten sonra akşam üzeri üzerimde doktor kıyafetiyle Cihangir’deki evime gitmek için dolmuşa bindim. O sırada olaylar yaşandığı için Gümüşsuyu’ndan dolmuştan indim. İnönü Stadı’nın orada gazlı müdahaleden dolayı havada gaz yoğunluğu oldukça yüksekti ,ben de etkilendim. Bezmi Alem Sultan Camii’nin oraya geldiğimde caminin kapısında gazdan etkilenmiş, vücuduna gaz fişeği isabet etmiş, vücudunda kemik kırıkları bulunan yaralılar gördüm. Polisin gazlı müdahalesi nedeniyle kalabalık camiiye doğru kaçıyordu. Eylemciler yaralıları camiye taşıyordu. Ben de yaralıların camiye taşındığını görünce hekimlik refleksiyle yaralılara yardım etmek için camiye girdim. Cami kapısında bir kişi ayakkabımı çıkarmam konusunda uyarınca ayakkabımı çıkarıp kenara koydum. Kenarda ayakkabı yığını duruyordu. İçerde birçok sağlık çalışanının da yaralılara yardım ettiğini gördüm. Ben de aldığım eğitim doğrultusunda müdahale ettim.

Yaralıların sayısı çok artınca aciliyete göre yaralıları sınıflandırdık. Kafa travması geçiren, kafası gözü kanayan, gaz fişeğinden etkilenen yaralılar vardı. 112’yi arayıp ambulans istedik ama çok gecikmeli olarak geldi.

Camide sigara içenlerin olduğu söylendi, sigara içen kimseyi göremedim. Oradaki herkes gazdan etkilenmiş nefes darlığı çekiyordu bu durumda kimse sigara içmeyi düşünemez. Camide yiyecek içecek tüketildiği söylendi, ağır yaralıların olduğu bir ortamda kimse yemek yemeyi düşünmez.

Bizi camiyi kirletmekle suçluyorlar, kanamalı hastalardan akan kan halıya akmış olabilir. Bunlar olağan şeylerdir. Kirletme değildir. Bizi suçluyu kayırmakla itham ediyorlar. Bize yaralı olarak gelen insanlara suçlu olup olmadığını sormayız. Yaralı kişi oradan geçen bir vatandaş, bir esnaf yada eylemci olabilir. Bizim için bunun hiçbir önemi yok. Zaten aldığımız tıp eğitiminde hocalarımız bize hiçbir insan arasında ayrım yapmamayı öğretti.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Biz ağır kanamalı insanlara müdahale etmeseydik çok fazla ölüm olabilirdi, açık kırığı olanlara müdahale etmeseydik uzuv kayıpları olabilirdi, solunum sıkıntısı çekenlere müdahale etmeseydik solunum yetmezliğinden ölebilirlerdi.

Saat 03.30 civarında camiyi toplu olarak terk ettik. Yaralılara müdahale eden sağlık çalışanlarına teşekkür ediyorum ve gurur duyuyorum.”

Doktor Sercan Yüksel’in bu sözleri salondaki izleyiciler tarafından alkışlandı.

Duruşmada savunma yapan bir diğer doktor sanık Erenç Yasemin Dokudan, 2 Haziran akşamı sosyal medyadan ve Tabip Odası’ndan Kabataş bölgesinde çok sayıda yaralıların olduğu ve doktora ihtiyaç bulunduğunu öğrendiğini belirterek şunları söyledi:

“Olay, deprem gibi sel gibi olağanüstü bir durumdu. Bize atfedilen suçlarda suçluyu kayırmak gibi suçlamalar yöneltiliyor. Bizim amacımız bunlar olamaz, mesleki refleksimizle hareket ettik. Yolda bayılan, uçakta fenalaşan birini görüp yardımına koştuğumuz gibi Bezmi Alem Camii’nde de mesleki refleksimizle aynı şeyi yaptık. Suçlamalar beni çok şaşırttı, Tıp Fakültesi eğitimini yanlış mı öğrendim diye düşündüm. Yanlışsam benim düşüncemi düzeltsinler.

Vicdanen de, hukuken de, tıbbi etik açısından da doğru olan şeyi yaptık. Şimdi dönüp baktığımda orada olmasak hayatını kaybeden, engelli olacak onlarca insan olacaktı. Orada bulunan tüm sağlık çalışanlarıyla gurur duyuyorum. 

Ben bu davayı hipokrata ağıt olarak değil, hipokratı yeniden saygıyla selamlama şansı olarak görüyorum.”

Dokudan’ın konuşması da alkışlandı. Duruşma, diğer sanık savunmalarının yarın alınması için ertelendi.

Konserler

NationalTurk

NationalTurk Haber Merkezi, En Son Haberleri Gündemi, Spor Haberlerini, Ekonomi, Seyahat, Magazin, Politika ve Son Dakika Haberlerini en doğru ve objektif şekilde size ulaştırır.NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu