NationalTurk

Hrant Dink davası sonuçlandı / Örgüt yokmuş!

Maldivler Kutlu Olsun

hrantyuruyuss

Hrant Dink cinayeti davası sonuçlandı / Örgüt suçu yok, beraat var!… Hrant Dink davası ile ilgili karar açıklandı. Yasin Hayal tasarlayarak öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Erhan Tuncel ise beraat etti. Cinayette örgüt olmadığı kararı sonrası salonda arbede çıktı.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, Hrant Dink davası hakkındaki kararını verdi. Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili davada Yasin Hayal cinayet suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Yasin Hayal ve Erhan Tuncel örgüt üyeliği suçundan ise beraat etti. Erhan Tuncel hakkında azmettiricilik suçundan da beraat kararı çıktı. Erhan Tuncel, Hrant Dink cinayeti davasında suçlu bulunmadı! Sanık Erhan Tuncel, ‘patlayıcı madde bulundurmak, atmak, mala zarar vermek, 6 kişinin yaralanmasına neden olmak’ suçundan 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı.

Erhan Tuncel: BBP ile ilişkim yok

Sanık Erhan Tuncel, “Ben nerede, ne zaman, kime ‘git Hrant Dink’i öldür’ demişim.” dedi. 2004 yılından sonra BBP ile ilişkisinin kalmadığını anlatan Tuncel, diğer sanık Yasin Hayal’in eylemlerini sıralayarak birileri tarafından korunduğunu savundu. Dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay’ın burada göreve başlamasıyla kendisinin istihbarat elemanlığından çıkarıldığını ileri süren Tuncel, “Benim sadece Hrant Dink vurulacak demem yeterli. Kimse bana git engel ol diyemez.” diye konuştu. 17-18 kez ihbarda bulunduğunu belirten Tuncel, terör örgütü yöneticisi ve azmettirici olduğu suçlamalarını reddetti. Tuncel, diğer sanıkların kendisi sayesinde yakalandığını savundu.

Mahkeme daha sonra sanıklara ve avukatlarına son sözlerini sordu. Sanık Tuncel, son sözünde “Bu yolda bir aile, bir gençlik ve bir istikbal kaybettim. Vatan sağ olsun” dedi. Sanık Yasin Hayal ise iddianameyi hazırlayan savcılardan Fikret Seçen’e küfürlü ifadeler kullandı. Bunun üzerine mahkeme başkanı Hayal’i uyardı. Hayal, “Benden şikayetçi olabilir” diye konuştu. Hayal daha sonra, “Bu salonlarda birçok Anadolu çocuğunun kalemi kırılmıştır. Buradan mahkemenize meydan okuyorum. Bakalım hangi delikanlı benim kalemimi kıracak? Kalemimi kıracak delikanlı arıyorum” ifadelerini kullandı.

Duruşmada, Kadriye Ceylan adlı bir kadının davaya müdahil olmak amacıyla mahkemeye dilekçe gönderdiği belirtilerek, Ceylan’ın dilekçesinde ”Oğlu Tolga Baykal Ceylan’ın 10 Ağustos 2005 tarihinden beri kayıp olduğu, gazeteci Mehmet Baransu’ya gönderilen bir ihbar mektubunda Ceylan’ın sanıklardan Osman Hayal ve arkadaşları tarafından işkenceye uğrayarak öldürüldüğünü öne sürdüğü” iddia ederek, mağdur olması nedeniyle davaya müdahil olarak katılma talebinde bulunduğu aktarıldı.

Bu taleple ilgili görüşü sorulan İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta, talebin CMK’nın yasal koşullarını taşımadığını ve yerinde olmadığını belirterek, talebin reddine karar verilmesini istedi.

Tutuksuz sanıklardan Osman Hayal’in avukatı Eda Salman da Savcı Usta’nın görüşüne katıldığını bildirdi.

Mahkeme heyeti, Kadriye Ceylan’ın suçtan zarar gördüğüne ilişkin bilgi ve belge olmadığı gerekçesiyle bu talebin reddine hükmetti. Duruşmada daha önce sunduğu mütalaası sorulan Cumhuriyet Savcısı Hikmet Usta, mütalaasının aynen geçerli olduğunu ve tekrar ettiğini belirtti.

yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024

Söz alan Dink ailesinin avukatlarından İsmail Cem Halavut, Savcı Usta’nın geçen duruşmada sunduğu beyanlarıyla ilgili söyleyeceklerinin olduğunu belirterek, Usta’nın sadece Hrant Dink’in cinayetine odaklanarak gerçeği göremediğini savundu. Avukat Halavut, Hrant Dink’in Türkiye’deki azınlık politikalarını eleştiren haberler üzerine hedef seçilip tehdit edildiğini ve öldürüldüğünü öne sürerek, Dink’in bu tür haberler yazmaması durumunda hedef seçilmeyeceğini ve öldürülmeyeceğini ifade etti.

Savcı Usta’nın mütalaasında Dink cinayetiyle ilgili ”Ergenekon” örgütünün Trabzon hücre yapılanmasını işaret ettiğini anlatan Halavut, oysa cinayetin sadece Trabzon hücre ayağıyla gerçekleşen bir cinayet değil, daha kapsamlı bir örgüt tarafından işlenmiş olabileceğini söyledi.

Avukat Halavut, cinayette ihmali olan kamu görevlileri için defalarca mahkemeye başvuruda bulunduklarını ve bu görevlilerin yargılanmasını istediklerini hatırlatarak, bu taleplerine rağmen örgütün kapsamının ortaya çıkmadığını, Dink cinayetinin Malatya Zirve Yayınevi katliamı ve Trabzon’daki Rahip Santoro cinayeti olaylarıyla yönlerinin olmasına rağmen illiyet bağı kurulmasını sağlayacak delillere ulaşılamadığını ve kamu görevlilerinin yargılanması durumunda davaya ilişkin daha fazla delil toplanabileceğini dile getirdi.

Savcı Usta’nın cinayete ilişkin örgütün Trabzon hücre yapılanmasına işaret ettiği halde Trabzon emniyetinin yargı karşısına çıkarılmamasını sorgulamadığını ve kamu görevlilerinin yargılanmasının üst örgütün deşifresi açısından önemli olduğunu belirten Halavut, Savcı Usta’nın sanıklardan Osman Hayal ile ilgili tespitinin dışında diğer tespitlerine kısmen katıldıklarını söyledi.

Tutuksuz sanıklardan Osman Hayal’in yargılama sırasında çelişkili ifadeler verdiğini ve savcının belirttiğinin aksine cinayet sırasında Trabzon’da değil, İstanbul’da olduğunu düşündüklerini aktaran Halavut, Osman Hayal’ın de ”adam öldürmeye iştirak” ve ”örgüt üyeliği” suçlamasından cezalandırılması gerektiğini vurguladı.

Hrant’ın Arkadaşlarından yürüyüş

Duruşma öncesinde Beşiktaş’taki Barbaros Parkı’nda toplanan ve kendilerini ”Hrant’ın arkadaşları” olarak tanıtan grup, duruşmanın yapılacağı Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesine kadar yürüdü.

Adliye binasının önünde çeşitli sloganlar atan BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder, HAS Parti İstanbul İl Başkanı Mehmet Bekaroğlu ile gazeteci ve akademisyenlerin de aralarında bulunduğu grup adına yapılan basın açıklamasında, ”Biz Hrant için, içeride neye göre karar vereceklerini biliyoruz. Bu karar devletin kararıdır. Emniyetiyle, jandarmasıyla, istihbaratıyla, yargısıyla, medyasıyla, hükümetiyle, muhalefetiyle 5 yıl önce Hrant’ı aramızdan almaya karar vermiş olanlar şimdi adalet saraylarında bir karar daha verecekler” denildi.

”Biz bitti demeden, bu dava bitmeyecek” ifadesi kullanılan açıklamada, 2 gün sonra, 19 Ocak’ta Taksim’de Hrant’a doğru yürüneceği ve sokaklarda olunacağı duyurusu da yapıldı. Grup üyeleri, duruşmanın bitiminde adliye önünden Agos Gazetesi’ne kadar yürüyecek.

Hrant Dink davası / Ertuğrul Günay: Beraat kararı vahim gelişme… Hrant Dink cinayeti davasında sanıkların örgüt suçundan beraat etmesine hükümetten ilk yorum Ertuğrul Günay’dan geldi.

Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Hrant Dink davasının sanıklarının örgütlü suçlardan beraat etmelerini vahim bir gelişme olarak niteledi. Bakan Günay, Hrant Dink davasının sonuçlanmasıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Hrant Dink davası sonuçlandı. Failler ağır cezalara çarptırıldılar. Bundan ne ölçüde tesellide bulunulabilir bilmiyorum, ama ilk haberlerden izlediğim kadarıyla bütün failler bu işi örgütlü yapmak suçlamasından beraat ettiler. Vahim bir gelişme” dedi.

Bugün karara bağlanan Hrant Dink cinayeti davasında Erhan Tuncel tüm suçlamalardan beraat ederken Yasin Hayal taksirle adam öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet cezasına çarptırıldı. Erhan Tuncel McDonalds’ın bombalanması olayı nedeniyle 10 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı.

Yasin Hayal: Bu karar Türkiye’nin çirkinliğini gösteriyor… Hrant Dink cinayeti davasında azmettiricilikten müebbete mahkum olan Yasin Hayal ‘Herkesi seviyorum’ dedi.

Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin açılan dava karara bağlandı. Mahkeme, sanık Yasin Hayal’i, ‘Tasarlayarak adam öldürmeye azmettirmek’ suçundan ağırlaştırılmış müebbetle cezalandırdı. Sanık Erhan Tuncel, ‘patlayıcı madde bulundurmak, atmak, mala zarar vermek, 6 kişinin yaralanmasına neden olmak’ suçundan 10 yıl 6 ay hapisle cezalandırıldı. Sanıkların hiçbirine, ‘örgüt üyesi olmak’ suçundan ceza verilmedi.

Duruşma sonrası cezaevi araçlarına götürülen sanık Erhan Tuncel basın mensuplarının sorularını yanıtlamazken, Yasin Hayal sorular üzerine, “Herkesi seviyorum. Bu karar Türkiye’nin çirkinliğini gösteriyor.” diye konuştu. Cezaevi araçlarına bindirilen sanıklar Tekirdağ Cezaevi’ne götürüldü.

AB’den Hrant Dink davası kararına tepki

Hrant Dink davasını yakından takip eden Avrupa Birliği, Dink cinayeti kararına tepki gösterdi.

AB cinayete karışanların tamamının sorumlu tutulması gerektiğini vurguladı. AB, “Üst düzey görevlilere ilişkin iddialarla ilgili daha ileri adli soruşturmalar yapılmalı” uyarısında bulundu.

Genişleme Komiseri Stefan Füle’nin sözcüsü Peter Stano tarafından yapılan yazılı açıklamada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin (AİHM) 2010’daki hükmüne atıf yapılarak, mezkûr kararda Türkiye’nin Dink cinayetiyle ilgili etkili soruşturma yapmada başarılı olamadığı ve yaşama hakkını teminat altına alamadığı sonucuna ulaştığı hatırlatıldı.

Üç maddelik açıklamada şöyle denildi:

“Cinayete ilişkin bütün ilgililer adalet huzuruna çıkarılmalıdır. Üst düzey yetkililerle ilgili iddialara ilişkin daha ileri adli soruşturmalar yapılmalıdır.

Mezkûr AİHM kararında görüldüğü gibi Türkiye’nin adalet sistemindeki yapısal sorunları çözmesi gerektiğinin altını bir defa daha çiziyoruz.

Dokunulmazlıkla mücadele için AİHM kararının uygulanması hayati ehemmiyettedir.”

Konserler

NationalTurk

NationalTurk Haber Merkezi, En Son Haberleri Gündemi, Spor Haberlerini, Ekonomi, Seyahat, Magazin, Politika ve Son Dakika Haberlerini en doğru ve objektif şekilde size ulaştırır.NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

2 Yorum

  1. Burada bir örgüt var! Bu örgüt “Türkiye’de örgüt üretme örgütü” Akşam yatıp sabah kalktığımızda gördüğümüz rüyayı anlatacak olsak, dinleyenler (artık ortamlar bile dinlendiğine göre) bak bak… Neler olmuş neler dedesinden veya Y.Sultan Selimden veya Mete Han’dan veya Orhun yazıtlarından ne taktikler almışlar! Ondan sonra seyret gümbürtüyü. Bütün orta asyayı, Çin seddinin diplerini kaz babam kaz… İşte size kökleri geçmişte bi örgüt. Üret babam üret. Mahkeme bulamamış ama bu örgüt üreticileri herşeyini biliyor da rüyalarına henüz kamera yerleştiremediler. Onun için ispat edemiyorlar. Yoksa hergün görüyorlar örgütlü rüyayı

  2. MÜNFERİT BİR OLAYI DALLANDIRIP BUDAKLANDIRMAK VE FIRSATA ÇEVİRMEK BÜYÜK HAKSIZLIKTIR. ZİRA BU HIRANT DİNK DENİLEN ADAMIN TÜM EYLEMLERİNE KARŞI YARGI GEREĞİNİ YAPMIŞ OLASAYDI EĞER KİMSE TAHRİK OLMAYACAKTI VE BÖYLE BİR DAVA DA OLMAYACAKTI. DURUŞMADAN ÖNCEKİ BU GÖRÜNTÜLER YARGIYA MÜDAHALE DEĞİL MİDİR? MÜNFERİT BİR DAVANIN SOKAKLARDA “HEPİMİZ ERMENİYİZ… VS VS” DİYEN SÖYLEMLER İLE ETNİK BİR SALDIRIYA DÖNÜŞTÜRÜLMESİ HUKUKA AYKIRI OLUP, YAPANLARI KINIYORUM. AYRICA KARA ÇOK AĞIR OLMUŞ OLUP, OLSA OLSA TAHRİK HÜKÜMLERİ İLE BİRLİKTE ADİYEN ADAM ÖLDÜRME OLARAK NİTELENDİRİLMELİ VE HÜKÜMLER BİRLİKTE TAHLİYE KARARI VERİLMELİYDİ. YOKSA BU DAVADAN DOLAYI TÜM TÜRK MİLLETİ Mİ YARGILANACAKTI. NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE! AMA SİZ YİNE O ÇOK GÜVENDİĞİNİZ AİH MAHKEMESİ NE BİR TAKIM BAHANELER İLE GİDER VE TÜRK MİLLETİ NİN VERGİLERİNİ ALIR YİNE ÜLKEMİZDE KAÇAK OLARAK YAŞAYAN ERMENİ ÇOCUKLARA HARCARSINIZ. ÜLKEMİZDE BU KAÇAK ERMENİ VE ÇOCUKLARININ NE İŞİ VAR. İDDİALARINIZ İLE EYLEMLERİNİZ ÇOK ÇELİŞMEKTEDİR. NEYSE ALLAH TÜRK DEVLETİ Nİ TÜM IRKÇI SALDIRILARDAN KORUSUN…!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu