CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, 29 Ekim törenlerinde ‘Sizin korumanız gereken cumhuriyete biz sahip çıkıyoruz’ dediğini doğruladı, ancak muhatabının yanlış aksettirildiğini söyledi.

İstanbul’daki 39 ilçe başkanıyla birlikte basın toplantısı düzenleyen Oğuz Kaan Salıcı, toplantı kararını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarının ardından aldıklarını ifade ederek “Arkadaşlarım ve ben 2013 seçimlerinde AKP iktidarını bitirecek grubuz. Hiçbir dönem benim veya arkadaşlarımın darbeden uzaktan yakından bir ilgimiz olmadı, uzaktan aklımızdan bile geçmemiştir. Eğer darbe meraklısı bir grup varsa, o girişime karşı ilk önce mücadele verecek bir kadro varsa o da ben ve arkadaşlarımızdır” dedi.

Oğuz Kaan Salıcı Başbakan Erdoğan’ın açıklamalarının Ankara’da yaşanan olayları örtme çabası olduğunu iddia ederek “Gündemi bizim üzerimizden değiştirmek istemiştir, baltayı taşa vurmuştur. Sayın genel başkanımız net bir açıklama kullanmıştır, tüm partililer bu açıklamanın arkasındadır. Darbeyi savunanlar darbeden beslenenlerdir. Bir AKP’linin biber gazına maruz kaldığını gördünüz mü? Nasıl mağdur bunlar? Yaşananlar AKP’nin kendi devletini kurma çabasıdır” diye konuştu.

28 Ekim’de söylediği sözlerin arkasında olduğunu dile getiren Salıcı şunları söyledi:

“Orada bulunan, biz barikatları aşarken, coplanırken kılını kıpırtdatmayan 29 Ekim törenlerini halksızlaştırmaya çalışan devlet erkanınadır. Devlet sıktığı gazın, vurduğu copun arkasında duranı biliyor mu bunun cevabını versin. Üzerimize dikilmeye çalışılan elbisenin üzerimize uymayacağını söylemek isterim. CHP İstanbul’u alana kadar bu mücadele sürecek.  Ben sözlerimin arkasındayım. Sözlerimde yanlışlık yok. Sözlerimin muhatabı yanlış görüldü. Ben de o resmi görsem, ben de dışarıdan sözlerimi askere yönelik algılardım ama bir yanlışlık var, o yanlışlığı düzeltme çabasındayız. Muhatap yanlışlığı var. Askeri de dışarıda tutuyor değilim ama sözlerim devlet erkanınaydı.

İstifa haberleri asparagastır. İstifa konusuyla ilgili kimseyle görüşmem olmadı. Ne genel başkanla ne bir parti yöneticisiyle… Birileri tarafından ortaya sürüldü bu sözler.”