EkonomiManşetUzak Doğu

Aslan ve Ceylan

Kadınlar Günü Kutlu Olsun

omer demir
Ömer Demir

Afrika’da her sabah bir ceylan uyanır,en hızlı aslandan daha hızlı koşması gerektiğini yoksa öleceğini bilir.

Afrika’da her sabah bir aslan uyanır,en yavaş ceylandan daha hızlı koşması gerektiğini yoksa aç kalacağını bilir.Aslan ya da ceylan olmanın bir önemi yoktur.Yeter ki güneş doğduğunda koşmak zorunda olunduğu bilinsin.Bugünlerde piyasalar Afrikalı aslanla ceylanın hergünkü hikayesi gibi.Veriler-datalar koşarken,piyasalar bunu yakalamaya çalışıyor ikiside koşuyor,zaten hep koşmaları gerekecek. Amerikan Merkez Bankası FED geçen haftaki toplantısında piyasaların düzelmesi için elinden geleni yapacağını duyurdu.Duyurdu duyurmasına ama piyasalar canlıyı görmeden büyümeye pek niyetli değil ,çünkü son hafta ABD cephesinden gelen neredeyse tüm veriler olumsuz.Fed Başkanı Ben Bernanke, Fed’in toparlanmayı desteklemek için ‘geleneksel olmayan’ tedbirler almaya hazır olduğunu ve ABD ekonomisinin deflasyona girmesine izin vermeyeceğini söylemesi bile bu nabzı yumuşatmaya yetmedi. Bernanke, gerektiği takdirde ekonomiyi canlandırma adına Federal Açık Piyasa Komitesi’nin (FOMC) yeni olağandışı ek tedbirler almaya hazırolduğunu kaydetti.Herkesin aklındaki,FED’in silahında faiz mermisi (bu mermileri neredeyse faizleri sıfıra çekerek harcamış olduğu varsayımı altında) olmadan bunu nasıl başaracağı konusuna değinen Bernake, Fed’in ekonomiyi desteklemek için elllerinde başka araçlar olduğunu belirterek deflasyon riski olmadığını ekledi ve 2011 akabindeki yıllarda büyümenin belirli periyotlarda artacağını kaydetti. Ama burada temel sorun tüketici fiyatlarının son 3 aydır düşüyor olması.Yoksa bu deflasyon habercisimi? Çünkü bu dönem işçilerin aldıkları ücretlerin de düşmesine neden olur.

Deflasyon döneminde, ücretler, fiyatlar, evinizin değeri dolar bazında düşer, ama borcunuz aynı kalır.Borç demişken bireysel bazda İnsanların hala çok borcu var aynı zamanda, şirketler, eyaletler, belediyeler ve ülkelerinde çok borcu var. Fed’e göre, mali sektör dışarda tutulduğunda bile ABD’de toplam borç, 10 yıl önceki 18 trilyon dolardan 35 trilyon dolara çıktı.İstihdam sorunu söylediklerinden daha kötü. Resmi işsizlik oranı olan yüzde 9.5’u unutun. Şu anda ABD nüfusunda 20 yaş ve üzeri insanların sadece yüzde 61’inin bir işi var. Bu 1980’lerin başından beri en düşük oran.

omer demir aslan ceylanİşte Eylül ayına girdik bile sonbaharın bu ilk ayı piyasaları aslında pek güldürmedi.Piyasalar için kara eylül denilen bu ay da belki tesadüf belki başka sebeplerden dolayı gelişmiş ülke borsaları için ortalamada yılın en kötü ayı olabileceğini gösteriyor. Eylül ayı Wall street’te çöküşlerin yaşandığı aydır. 2008’i düşünün, 1987’yi ve 1929’u.Bu gelişmiş diğer borsa endeksleri içinde geçerli. Eylül’de piyasa genelde diğer aylardan daha kötü sonuçlanır.Yatırımcılar riskler konusunda dalgalı geçen yaz aylarının sonun gelinmesiyle birlikte finans piyasalarında netlik arayışı içine girerken, kendilerini küçük kazanımlar kadar büyük zararların da yaşanabileceği bir Eylül ayı bekliyor olabilir.Thomson Reuters Datastream verileri bu konuda bizim için mihenk taşı.Son 30 yıl içerisinde MSCI World gelişmiş ülke borsaları endeksi Eylül aylarında ortalama yüzde 0.9’luk bir kayıp yaşarken, Haziran aylarındaki kayıp yüzde 0.2’de kalıyor ve diğer aylarda yükseliş yaşanıyor. En iyi yükseliş ise yüzde 2.5 ile Nisan ayında kaydedilmiş.Veriler daha da derinlemesine incelendikçe görülüyor ki Eylül ayı 30 yılın sadece 9 unu yükselişle tamamlamış bir ay. Ancak bu ayın ortalaması,borsalarda kayıplar yüzde 4 ile yüzde 12 arasında değişmiş.Bunlardan bazıları hala aklımızda ,11 Eylül ve Lehman Brothers’ın çöküşü gibi.Eylül ayının diğer aylardan farklı olan önemi, yatırımcıların yaz tatilinden sonra işlerine geri dönmeleriyle hacimlerin yükselmesinden kaynaklanıyor.Buda volariteyi artırıyor.

Newsweek dergisi heryıl düzenlediği dünyanın en iyi 100 ülkesi sıralamasını geçen hafta yeniledi. Eğitim, sağlık, yaşam kalitesi, ekonomik dinamizm, politik ortam, ortalama yaşam süresi, GSMH, ülkedeki bireylerin kaçta kaçının herhangi bir sivil toplum kuruluşuna üye olup olmadığı ve hatta kaçta kaçının faal olduğu,çocuk işçi sayısı,ülkedeki bireylerin kültürel etkinlikleri ne kadar takip edebildikleri veya ilgilendikleri yahut iş harici nekadar zamanlarının olduğu, kaçının kütüphane kartının bulunduğu, kadınların sosyal hayatta ne kadar ve nasıl var olabildikleri,kişi başına milli gelir,ülkedeki toplam populasyonun sigortalılara oranı,ülkedeki politik istikrar, iş kazaları gibi kıstaslarında var olduğu ama muadilerinden kesinlikle farklı bir sıralama ölçütü ve kanımca en doğrusunu yaparak yine gönlümdeki yerini korudu.Muadili sıralamalarında ülkelerin genellikle GSMH’larına sadece bakılır ,kişi başına düşen Milli gelir ve satınalma paritesi sıralaması yapılırdı.Newsweek buna ilave yaparak birde ülke vatandaşlarının sosyal yaşam koşullarınıda değerlendirerek gerçeğe en yakın refah seviyesi sıralamasına imza attı.Genel sıralamada Türkiye’nin 52.olduğu sıralamdada belli başlı ülkeler ise şöyle.1.Finlandiya
 2-İsviçre
 3-İsveç
 4-Avustralya
 5-Lüksemburg
 6-Norveç
 7-Kanada 
8-Hollanda 
9-Japonya
 10-Danimarka 
11-Abd 50-Küba
 51-Rusya
 52-Türkiye 
53-Ürdün 
54-Katar 99-Nijerya
 ve 100-Burkina Faso oldu.Education-Eğitim sıralamasında 42.olduğumuz liste belki yüzde yüz gerçeği yansıtmıyor ama ortada bir gerçek varki kendi iç sorunlarımızı halledebilirsek, yüksek bir kalkınma ivmesi yakalayarak önümüzdeki yıllarda listenin daha yukarılarına çıkmamak için bir sebebimiz yok.Yazının başında dediğim gibi hızlı koşan hayatta kalır.

Ömer Demir

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 51) Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 53)
yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024
8 Mart Kadınlar Günü Turları

Ömer DEMİR

Ömer Demir yazılarını Türkiye ve Dünyanın en objektif gazetesi NationalTurk ile takip edin.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu