Vakıflar Genel Müdürlüğünce turist rehberlerine yönelik başlatılan çalışmayla vakıf medeniyetinin dünyaya doğru şekilde anlatılıp ülke turizmine katkı sağlanması amaçlanıyor.
Vakıflar Genel Müdür Yardımcısı Burhan Ersoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, vakıfların tarih boyunca hangi amaçlarla kurulmuş olurlarsa olsunlar, İslam ve Türk dünyasında birbirinden önemli hizmetleri üstlenerek, günümüzde modern devletin yaptığı çok sayıda kamusal görevi yüzyıllarca başarıyla yerine getirdiğini belirtti.
Vakıfların aynı zamanda, servetin zengin kesimlerden toplumun daha fakir kesimlerine doğru akışını önemli ölçüde gerçekleştirerek, sosyal dengelerin kurulmasında ve sosyal bütünleşmenin sağlanmasında, sınıf çatışmalarının önlenmesinde, kamunun hizmet taleplerinin yerinde karşılanmasında merkezi yönetimlere yardımcı olduğunu dile getiren Ersoy, vakıfların siyasi ve ekonomik istikrarın sağlanmasında da merkezi yönetimlerin en büyük yardımcıları olduğunu ifade etti.
Vakfın özünde yardımlaşma ve dayanışma duygusu bulunduğunu, Türklerin İslamiyet öncesinden gelen adet ve geleneklerinin de vakıf anlayışı ve kültürünün bir medeniyet haline gelmesinde önemli katkılar sağladığını belirten Ersoy, “Vakıfların hizmetlerinden veya menfaatlerinden yararlanabilmek için ne etnik ne dini ne de cinsiyet ve sosyal statü olarak bir ön şart aranmamış, hayır hususunda kesinlikle ayrımcılık ve bölgecilik yapılmamıştır” dedi.
Ersoy, vakıf anlayışının özellikle Osmanlı döneminde çok yaygın olduğunu dile getirerek, şunları kaydetti:
“Osmanlı insanının günlük hayatında hemen her gün karşılaştığı ve yararlandığı cami, medrese, hastane, han, hamam, köprü, çeşme, su tesisi, imarethane gibi kamusal nitelikli kurumların neredeyse tamamı, padişahlar ve diğer yönetici zümreler ile bunların yakınlarınca hayrat olarak yaptırılmış, bunların hizmetlerinde sürekliliği sağlamak üzere gelirlerini temin eden kervansaray, bedesten, dükkan, bağ, bahçe gibi diğer mal ve mülkler de akar olarak vakfedilmiştir. Böylece yalnızca Allah rızası için kurulan vakıflar ve vakıfların topluma sunduğu hizmetler yüzyıllarca yaşatılabilmiştir. Gerek sosyal gruplar arasında dostluk, kardeşlik, yardımlaşma ve yakınlaşmanın temininde ve gerekse kamunun belli sosyal kriterlere göre şekillendirilmesinde devletin elindeki en etkili kurumsal vasıta vakıflar olmuştur.”
Osmanlı döneminde imkanı olan herkesin bir hayır eseri yaptığını, ekonomik durumu iyi olmayanın ise bir mektebi, camiyi tamir ettirdiğine veya tamirine katkıda bulunduğuna işaret eden Ersoy, günümüzde modern devletin yüklendiği kamusal hizmetlerin neredeyse tamamının Osmanlı’da vakıflar eliyle yerine getirildiğini dile getirdi.
– 450 turist rehberine vakıf kültürü anlatıldı
Ersoy, kendilerinin de bu kültürü yaşatmak ve dünyaya tanıtmak istediklerini ifade ederek, bu amaçla geçen yıldan itibaren turist rehberlerine yönelik çalışmalar yaptıklarını kaydetti.
Bu çerçevede turist rehberleri ve acenteler ile irtibata geçtiklerini anlatan Ersoy, iki aşamalı çalışmaları kapsamında şu ana kadar İstanbul, Bursa, Antalya ve Trabzon’daki turist rehberleri odaları aracılığıyla yaklaşık 450 turist rehberine vakıf eserleri ve vakıf kültürü hakkında önce kendi kurumlarına bağlı uzmanlarca teorik bilgiler aktardıklarını anlattı.
– “Vakıf eserlerin özelliklerini anlatıyoruz”
Ersoy, çalışmanın ikinci aşamasında turist rehberleri ile saha gezileri yapıp kendilerine vakıf eserlerinin restorasyonunda görev alan uzmanlarca eserleri ve vakıf kültürünü yerinde anlattıklarını belirterek, “Yürüttüğümüz çalışma ile Türkiye’de vakıf turizminin geliştirilmesini, ülkemizin turizmine katkı sağlamayı ve özellikle geçmişteki vakıf kültürünü dünyaya anlatıp ülkemize gelecek turist sayısını artırmayı amaçlıyoruz. Bu çerçevede önce turist rehberlerine vakfın ne olduğunu, kuruluş amacını ve vakıf eserlerinin özelliklerini anlatıyoruz. Turist rehberleri de turistlere vakıf eserleri anlatırken sadece yapının tarihini değil bu kültürü de anlatacak” diye konuştu.
Tarihi vakıfların tüzel kişiliklerini günümüzde sürdüren Vakıflar Genel Müdürlüğünün vakıfların kurucularının belirledikleri amaçlar doğrultusunda öğrencilere burs verdiğini, muhtaç vatandaşlara aylık maaş ve gıda yardımı yaptığını ve binlerce yıllık vakıf eserlerinin onarımını gerçekleştirdiğini anlatan Ersoy, vakıf medeniyeti ve vakıf bilincinin canlandırılması, vakıf kurumunun özünde barınan kardeşlik ve yardımseverlik duygularının yaşatılarak gelecek kuşaklara aktarılması gerektiğini vurguladı.
Turist rehberlerine yönelik çalışma kapsamında Trabzon’a gelen bir grup turist rehberi, kentte restorasyonu süren Büyük Fatih Camisi’nin yanı sıra Ayasofya, Yenicuma ve Gülbaharhatun camilerini gezdi.
