İdamın yürürlükte olduğu ülkelerden Japonya’da 3 kişinin cezası bugün asılarak infaz edildi. Adalet Bakanı Sadakazu Tanigaki yaptığı açıklamada, “Dosyalar üzerinde uzun süre inceleme yaptıktan sonra idamlara onay verdim. Bu insanlar, kurbanlarını kişisel nedenler yüzünden öldürdü” dedi.

İdam edilenlerden biri 44 yaşındaki Kaoru Kobayashi olduğu açıklandı. Kobayashi, 7 yaşındaki bir kızı öldürüp cesedin fotoğrafını da kızın annesine göndermişti. Kobayashi suçunu da itiraf etmişti. İdam edilenlerden diğerinin isminin Masahiro Kanagawa olduğu kaydedildi. Kanagawa, başkent Tokyo’daki bir alışveriş merkezinde insanlara bıçakla saldırıp bir adamı öldürüp 7’sini de yaralamıştı. Keiki Muto isimli suçlu da bir bar sahibini öldürmüştü. Bu idamlar, Liberal Demokratlar’ın 16 Aralık seçimleriyle iktidara gelmesinin ardından ilk defa yaşandı.

Avrupa Birliği ve insan hakları örgütlerinin itirazlarına rağmen Japonya, idam uygulamasını sürdürmeye devam ediyor. Son idamların ardından bir açıklama yapan Uluslararası Af Örgütü, Tokyo’yu kınadı. Örgüt, “Japonya, kamunun nasıl hissettiğinin arkasına sığınarak uluslararası standartları uygulamaktan kaçınamaz.” dedi.

130 mahkûm idamı bekliyor

Japonya’da halkın büyük bölümü idam cezalarını onaylamasına karşın insan hakları grupları idam mahkûmlarına çok az ziyaretçi hakkı tanındığını, bazen onlarca yıl asılmayı bekleyen bu kişilere infaz tarihlerinin önceden bildirilmediğini söylüyor.

Uluslararası Af Örgütü’nün Japonya şubesi bu sabahki idamları şiddetle kınadığını duyurdu.

Japonya infaz edilmeyi bekleyen 130’dan fazla idam mahkûmu var. Bu kişiler arasında 1995’te Tokyo metrosunda düzenlenen sarin gazı saldırısının mimarı olduğu söyleyen Şoko Asahara da bulunuyor.

Japonya’da 2011’de hiç kimse idam edilmedi. Önceki Demokrat Hükümet döneminde infazlara Mart 2012’de yeniden başlandı. Abe Aralık 2012’de ezici bir çoğunlukla iktidara gelmişti.

İdam cezasına halkın yüzde 80’inden fazlasının destek verdiği belirtiliyor.