CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, parti içindeki ulusalcıların ayrılıp İşçi Partisi’ne geçeceği yönündeki iddialar üzerin bir açıklama yaparak CHP’nin zaten ulusalcı bir parti olduğunu söyledi.

CHP içinde ulusalcı denilen bir grup olmadığını iddia eden Muharrem İnce, “Çünkü CHP zaten ulusalcı bir partidir. Muharrem İnce, CHP’nin neferidir. Her koşulda CHP’lidir. Muharrem İnce siyaseti, ikbal için yapmaz. CHP Milletvekilliğini partiyle yapılmış bir sözleşme olarak görmez. Kendisini partinin misafiri değil sahibi olarak görür. Bunu anlamamış, görmemiş, duymamış olanlara ve fantastik meraklarını, zihin egzersizlerini haber yapma becerisi gösterenlere de bir kere daha söylemiş olalım” ifadelerini kullandı.

Gürsel Tekin’den basın toplantısı

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, bazı partililerin CHP’den ayrılarak, İşçi Partisi’ne geçeceği iddialarına ilişkin, ”Şu anda gazetelerde, televizyonlarda ismi zikredilen arkadaşlarımızın tamamı CHP geleneğinden gelme. Yok böyle bir şey. İktidar partisine dikkati çekmek istiyorum. Eğer bir kopuş bekleyecekseniz orada bekleyin, CHP’de bir şey beklemeyin” dedi.

Tekin, parti genel merkezinde oluşturulan basın izleme merkezinin tanıtımı dolayısıyla düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

CHP içindeki tartışmalar ve bazı partilerin ayrılarak İşçi Partisi’ne geçeceği yönündeki iddiaların hatırlatılması üzerine Tekin, CHP’nin 90 yıllık bir siyasi parti olduğunu benzer tartışmaların hep yaşandığını söyledi. Tekin, ”Kayadan yel kopmaz. Şu anda gazetelerde, televizyonlarda ismi zikredilen arkadaşlarımızın tamamı CHP geleneğinden gelme. Yok böyle bir şey. İktidar partisine dikkati çekmek istiyorum. Eğer bir kopuş bekleyecekseniz orada bekleyin, CHP’de bir şey beklemeyin” diye konuştu.

Kendisinin bir röportajında ”CHP’li olmayan vekiller var” dediğinin, ardından da CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in özür beklentisinde olduğunu söylediğinin ifade edilmesi üzerine Tekin, ”Bana verilmiş bir cevap olarak kabul etmiyorum” dedi.

-”Kurumsal kimliğine zarar vermeyi CHP’lilik olarak kabul edemem”-

Siyasi partilerin temelinin projeleri, tüzüğü ve programı olduğunu vurgulayan Tekin, şöyle devam etti: ”Bağlayıcı olan bunlardır. Bunların dışına çıktığınız zaman kim olursa olsun parti kültürünü almamış sayarım. Bunu sadece Sayın Ayman’ın üzerine alınmasına da şaşırdım. Bu herkes için geçerlidir. Gürsel Tekin için de geçerlidir. İnsanların kişisel düşünceleri olabilir. Benim de var. Ama o kişisel düşünceleri partinin kurulların da değerlendirebilirsiniz. Partinin kurullarında konuşulabilir. Bizim Genel Başkanımız olağanüstü hoşgörüsü olan bir genel başkan. Demokrasiyi, özgürlüğü özümsemiş bir insan. Sayın Tayyip Erdoğan değil. Sayın Genel Başkanımızın toplantıları 10 saat sürüyor, herkesi dinliyor. Arkadaşlarımız kendilerini rahatlıkla ifade edebilir. Kurulların dışında partinin kurumsal kimliğine zarar vermeyi doğrusu bir CHP’lilik anlayışı olarak kabul edemem, onu ifade ettim.” Tekin, bir başka soruyu yanıtlarken ise ”CHP’de hiçbir parçalanma, bölünme söz konusu olmaz. bireysel şeyler olabilir. Adıyaman milletvekilimiz bireysel hakkını kullanmıştır. Ona da saygı duyarız. CHP dışındaki siyasi partilerden ne olup olmayacağı bilemem ama iktidar partisinde çok ciddi rahatsızlıkların olduğunu Ankara kulislerinde herhalde sizler de duyuyorsunuz. Sayın Başbakan’ın farklı konuşmalarını üst üste getirdiğinizde o fotoğrafı net olarak görebilirsiniz. Gaziantep’teki Sayın Başbakan’ın konuşması, acaba Ankara’da üç gün önce toplanan milletvekillerinin gazını almak için miydi? Biraz da oraları takip ederseniz, fotoğrafı net görürsünüz” değerlendirmesinde bulundu.

Gürsel Tekin, Parti Meclisi toplantısının öne alınmasının söz konusu olmadığını, Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı’nın ise duyurusu önceden yapılmış rutin bir toplantı olduğunu belirtti.

CHP ve basın arasındaki ilişkiye sorular üzerine ise tekin, CHP’yi tartışmanın bir reyting malzemesi haline geldiğini, ancak reyting uğruna CHP’ye hakaret edilmesine sessiz kalmalarının ise söz konusu olmadığını belirtti.

Basın yayın kuruluşlarının ülkenin gerçek sorunlarını görmezden geldiğini de ileri süren Tekin, CHP olarak ortaya koydukları bu sorunların gündeme alınmadığını savundu.

Tekin, CHP olarak yasa dışı dinlemeleri çok kez gündeme getirmeye çalıştıklarını, ancak önlemeye yönelik gereken girişimlerin yapılmadığını ifade ederek, ”Şimdi Sayın Başbakan çaresiz kalmış, avukatın düşkünü derdini mübaşire anlatır gibi ’ben de dinleniyorum’… Gereğini yap kardeşim. Sayın Başbakan sizin dinlendiğinizi herkes biliyor, en son siz duydunuz. Biz iki ay önce size söylemiştik. Ne yaptınız burada? Onu merak ediyorum” diye konuştu.

Merkez Yönetim Kurulu’nda revizyona gidilip gidilmeyeceği soruna ise Tekin, ”Hiçbir revizyon yok. Siz aslında bakanlar revizyonuna bakın. Ne oldu, devamı gelecek mi? Bazı bakanlar, Cumhurbaşkanlığından neden geçmedi? Sorun bunları Başbakan’a” karşılığını verdi.