Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun ‘dokunulmazlıklar’ ile ilgili teklifine CHP’den ilk yanıt geldi.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun “dokunulmazlıkları kaldıralım” çağrısına ilişkin, “Kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlıklar kaldırılsın. Anayasa’nın 83. Maddesi bu çerçevede düzenlensin” dedi.

Tezcan, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Türkiye’nin son dönemde acı terör olaylarının ardından bir başka yoğun gündem olan “dokunulmazlıkları” konuştuğunu bildirdi.

Bugün Başbakan Davutoğlu’nun Brüksel’e gitmeden “kendince bir çağrı yaptığını” belirten Tezcan, “Burada milletvekili dokunulmazlıklarıyla ilgili ‘506 dosyada dokunulmazlıkları gelin kaldıralım’ diye. Yine kendince, akşama kadar bize süre vermiş” ifadesini kullandı.

Tezcan, şöyle devam etti:

“Öncelikle Sayın Başbakan’ın ‘hodri meydan’ını anlamak mümkün değil. Bir başkasının önerisi üzerinden ‘hodri meydan’ demeyi çok fazla anlamlandıramıyoruz. Bunu niye söylüyorum, dokunulmazlıklarla ilgili bugüne kadar bizim ne söylediğimizi bütün kamuoyu biliyor, sağır sultan bile duydu, demek ki Sayın Başbakan duymamış, kendince ‘gelin tamamını kaldıralım’ diye kendince ‘hodri meydan kabadayılığı’ içerisine girmiş. Sayın Davutoğlu’na sesleniyoruz; CHP bugüne kadar hiçbir dokunulmazlık zırhı ya da elbisesi altında siyaset yapmadı. Biz dokunulmazlıklara net olarak başından beri ne söylüyorsak aynı noktadayız, aynı şeyi söylüyoruz. Kürsü dokunulmazlığı hariç, bütün dokunulmazlıklar kaldırılsın. Anayasa’nın 83. Maddesi bu çerçevede düzenlensin. Anayasa’nın 83. Maddesi düzenleninceye kadar da bugün parlamentoda dokunulmazlık konusunda hangi dosyalar varsa, kürsü dokunulmazlığı hariç bütün milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılsın.”

– “Bu bizim teklifimizdir”

Bunun CHP’nin başından beri takındığı tutum olduğunu savunan Tezcan, AK Parti’nin çeşitli dönemlerde dokunulmazlık konusunu “şantaj meselesi” yaparak parlamentoya getirdiğinde bile aynı tutumlarını sürdürdüklerini belirtti.

Son dokunulmazlık tartışmalarında da Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun net olarak “kürsü dokunulmazlığı hariç bütün dokunulmazlıkları kaldıralım” dediğini aktaran Bülent Tezcan, “Bu bizim teklifimizdir, bu bizim yöntemimiz ve önerimizdir. Demek ki Sayın Başbakan bu noktaya doğru yaklaşıyor” dedi.

Tezcan, Başbakanın geçici madde önerisi gibi bazı öneriler getirdiğini, bunu da açmasını beklediklerini bildirdi.

“Milletvekilliği dokunulmazlığı, milletvekilinin siyaset yapma hakkının güvencesidir. Milletvekili dokunulmazlığı, milletvekilinin hırsızlık, yolsuzluk yapma hakkının güvencesi değildir” diyen Bülent Tezcan, şu görüşlere yer verdi:

“Suç işleme hakkının güvencesi değildir, terör örgütüne destek olma hakkının güvencesi değildir. Başından bu yana bunu söyledik. Bu yüzden Sayın Başbakan’a diyoruz ki; biz bütün dokunulmazlıkları, kürsü dokunulmazlığı hariç, sayı hesabı yapmadan, milletvekillinin parlamentoda söylediği ve bunu dışarıda tekrar ettiği sözler hariç, milletvekili sorumsuzluğu kapsamına giren sözler hariç bütün suç isnatlarıyla ilgili yargılanabilmesini, dokunulmazlığının olmamasını savunuyoruz. Bu noktada aynı hattayız, Başbakanın bu teklifi umut ederim bizim söylediğimiz hattadır. Yarın bu söylediklerini Brüksel dönüşü değiştirme ya da çark etme zorunda kalmaz umarım. Umarım belirli yerlerden gelecek muhtemel talimatlarla kararını, niyetini değiştirmez, çark etmez, ‘ben şöyle demek istemiştim’ demez. Bu sevindirici bir gelişmedir, CHP’nin önerisinin kabul edilecek olması, artık yolsuzluk yapma ayrıcalığının bir milletvekili ayrıcalığı olmayacağının da ortaya çıkması demektir. Bütün yolsuzluk dosyaları görüşülür, teröre destek verenler varsa onlar da görüşülür. Ne kadar suç işlemeye ilişkin iddia varsa, milletvekili yargı önünde hesabını verir.”

Başbakan Davutoğlu’nun akşama kadar süre verdiğini hatırlatan Tezcan, “Akşama kadar süre vermesine gerek yok. Bizim tutumumuz nettir. Ama yine de akşama kadar beklemiyoruz. Beklememe sebebimiz, Sayın Başbakan akşama kadar muhtemel görüşmeler, talimatlar sonucunda kararından, söylediği sözlerden dönebilir. O yüzden Sayın Başbakan akşama kadar verdiği sözlerden dönmesin diye, şu anda cevabımızı hemen vermeyi yararlı görüyoruz” dedi.

– “Şantaj konusu yapılamaz…”

Dokunulmazlıkların hiçbir şekilde şantaj konusu yapılamayacağını tekrarlayan Tezcan, milletvekilinin siyaset yapma hakkının güvence altına alınması gerektiğini, bunun dışında milletvekilinin suç işleme özgürlüğünün olamayacağını vurguladı. Meseleye bu çerçevede yaklaştıklarını belirten Tezcan, Davutoğlu’nun, CHP’nin diğer önerilerini de dinleme alışkanlığı edinmesini beklediklerini söyledi.

Tezcan, Başbakan Davutoğlu’nun 506 dosyayı işaret ettiğinin hatırlatılarak, “CHP 506 dosyanın kaldırılmasına ne der?” sorusu üzerine, “506 dosya şu anda karma komisyonun önündeki dosya sayısı mıdır, değil midir, bu konuda net açıklama yapmadılar. Bizim buradaki tutumuz çok net, 506 olur, 606 olur, 706 olur… Sayılarla, rakamlarla meşgul değiliz. Meşgul olduğumuz tek bir nokta vardır, milletvekilinin kürsü dokunulmazlığı hariç, bütün dosyalar gelir, incelenir ve bu çerçevede dokunulmazlıkların kaldırılması sağlanır” yanıtını verdi.

– “Gizli kalmaz…”

“AK Parti’li bazı isimlere ait dosyaların Meclis’e gönderilmeyerek, bu kişilerin koruma altına alınmış olup olmayacaklarının” sorulması üzerine ise Genel Başkan Yardımcısı Tezcan, şöyle dedi:

“Biz Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık kurumunun bu kadar hile yapabileceğini düşünmek istemiyoruz. Böyle bir hilenin peşindelerse bu gizli kalmaz, çıkar. Başbakan böyle bir açıklama yapıyorsa, elindeki bütün dokunulmazlık dosyalarının, fezlekelerin derhal Meclise gönderilmesi lazım. Biz sayıyla ilgili ifadeyi şu anda kendisine verilmiş bir rakam olarak anlamak istiyoruz. Ama buradaki tutumumuz çok net, sulandırmaya gerek yok. Kürsü dokunulmazlığı hariç, bütün dokunulmazlıkları getirin kaldıralım. Ne bakanlıkta, ne başbakanlıkta, ne komisyonda beklesin. TBMM milletvekilliği makamı, kimseyi koruma makamı değildir. Suçu gizleme makamı da değildir.”

Tezcan, başka bir soruyu yanıtlarken de sorunun köklü çözümünün anayasanın dokunulmazlıklara ilişkin maddesinin toptan değişmesiyle mümkün olduğunu kaydetti.