Beşiktaş’ın eski asbaşkanı Levent Erdoğan, yine gündeme damga vuracak açıklamalar yaptı. Radyospor’da Özgür Sancar’la Haber Özel Programı’nda konuşan Erdoğan, İnönün Stadı’nın Beşiktaş’ın elinden alınacağını, siyah – beyazlı takımın maçlarını İstanbul dışında bir statta oynamak zorunda kalacağını söyledi.
Futbol takımı ve mali konularla da ilgili açıklama yapan, Erdoğan, görev değişimi zamanı geldiğinde başkan adayı olabileceği yönünde de mesaj verdi. Takımın, iki yıldıza endeksli hâle getirildiğini belirten Levent Erdoğan, “Beşiktaş’ın şu anki durumundan umutlu değilim. İki yıldızla, Quaresma ve Guti, bu işin gitmeyeceği belliydi. Bu futbolcular alındı, takımdan kimin gideceğine karar verilmedi, hâlen de verilmiş değil. İki tane yıldız oyuncu olmuyorsa, takım çöküyorsa doğru yolda değilsinizdir demektir.” dedi.
NİHAT BU FORMUYLA OYNAMAYA DEVAM EDERSE KENDİSİNE İHANET ETMİŞ OLUR
Nihat Kahveci’ye yönelik eleştirilere de değinen Erdoğan, “Nihat, Beşiktaş’a hizmet etmiş bir futbolcu olmasına karşın, geldiğinden bu yana hiç varlık gösterememiştir. Geçmiş yıllardaki hizmetleri dikkate alınarak kendisine hâla şans veriliyor. Ama bu davranış kendisine yapılmış bir ihanettir. Formunda olmayan bir futbolcunun oynatılması onun efsaneliğine gölge düşürmektedir. Nihat, formda olmadığını bile bile oynamamalıdır. Beklemeyi tercih etmelidir.” şeklinde konuştu.
IVERSON’A VERİLEN PARAYA ÜZÜLÜYORUM
Levent Erdoğan, Iverson’a verilen paraya üzüldüğünü dile getirerek, “Beşiktaş’ın basketbolda da başarılı olmasını istiyoruz; ama tabiri caizse benim gibi yaşlı oyuncuları almak Beşiktaş’a fayda sağlamayacaktır. Allen Iverson’a verilen paraya üzülüyorum. Umarım yanılırım.” diye konuştu.
Kulübün borcunun açıklananın çok üzerinde olduğunu ifade eden eski asbaşkan, bu durumun düzeltimemesi durumunda yönetimin hesap vermek zorunda kalacağını belirterek, şöyle konuştu;
“Beşiktaş’ın borcu bugün 400 trilyonun üstündedir. Bu sadece borç rakamı. Bundan daha vahimi, bugün itibariyle uzun süreli gelirler satılmıştır. Gelirler paraya çevrilmiştir. Dolayısıyla bu da bir borçtur. Bunlar borcun üstüne eklenmeli. Sayın başkan ve yöneticiler bu borcu ödemekle mükelleftirler. Başkan, Beşiktaş’ı aldığı noktada bırakmak zorundadır. Bir gün Beşiktaş’ı devretmek zamanı geldiğinde bu rakamlarla bıraktığı taktirde; Beşiktaş saygılı davranmamış olur. Yıldırım Demirören, yönetimi devraldığı zaman 18 milyon borç vardı; bugün bu rakam benim hesaplarıma göre 600’ün üzerine çıkmıştır. Bunu düzeltmek zorundalar, aksi taktirde bunun hesabını vermekle karşı karşıya kalırlar.”
DEĞİŞİM SÖZ KONUSU OLDUĞU ZAMAN GÖREVE TALİP OLURUZ
Levent Erdoğan, başkan adayı olabileceği yönünde de ipuçları vererek, “Biz yönetimimizin çalışmalarını saygıyla izliyoruz; ama bir gün görev değişimi söz konusu olduğu zaman tecrübelerimizi ortaya koyarak göreve talip oluruz. Bize hizmet etmek görevi layık görülürse biz bu görevi layıkıyla yapmaya hazırız” şeklinde konuştu.
İNÖNÜ STADI ELİMİZDEN GİDEBİLİR
Eski Asbaşkan Erdoğan, İnönü Stadı’nın Beşiktaş’ın elinden alınabileceği yönünde konuşmaların yapıldığını belirterek, “Beşiktaş için stat konusu hayati bir önem arz ediyor. Stadımızın çok ucuz bir bedele Fi-Yapı adını almıştır. Elimizden stadın alınacağı ve Beşiktaş’ın İstanbul dışında maçlarını oynayacağı yönünde fikirler ortadadır. Uyarıyorum, stat bir şekilde elimizden gidebilir.” diye konuştu.
Erdoğan, en büyük idealinin stadın tam anlamıyla Beşiktaş’a kazandırılması olduğunu da belirterek, konuşmasını şöyle tamamladı;
”Bu konuda bir fiil çalıştım. Orası tarihi bir doku ama tarihi bir anıt değil. Anıtlar Kurulu’yla olan ihtilafı anlamıyorum. Bir türlü ruhsatlar çıkmıyor. Biraz orada her türlü düzenlemeyi yapmaya hazırız. Oysa Stadın üzerinde boynuz gibi duran bir çok şey var. Onlar eser sayılıyor, yüz karası. Stadın orada yeniden yapılması gerekir. Yönetimi uyarıyorum, ‘çabuk davranmazsanız bu stat elimizden gidecek’, Beşiktaş maçlarını şehir dışında bir statta oynamak zorunda kalacak. Ayrıca bu stat başımıza yıkılacak, hayati tehlike arz ediyor. Stadın tehlike arz ettiğine dair teknik üniversiteden 3 tane rapor var. Yönetimin bunu dikkate alması gerekmektedir.”
