Bilgin Gökberk: Başörtülü Kadınlarla Dekolteliler Yan Yana… Hoşlarına Gitmedi
Bilgin Gökberk, Avrupa Şampiyonu olan kadın milli voleybol takımını ve Ebrar Karakurt etrafında dönen tartışmaları yorumladı.
Ebrar Karakurt. Biliyorsunuz sosyal medyada bir arkadaş Abdülhamid isimli bir hesap açmış. Adı Abdülhamid olsa bir sorun yok o zaman ona demiş olursun ama adı da Abdülhamid değil galiba.
Bu sefer padişaha denmiş gibi tepki gördü. Bütün iktidarın ne kadar trollü varsa hepsi ‘yok bu kızı kovun, kız milli formayı giymesin falan’ iş buralara kadar geldi.
Neymiş “Boş yapma Abdülhamid” demiş. Ama o da boş yapmış hakikaten. Haklı yani kız. Ebrar Osmanlı tarafını kast etmiş de olabilir kafasında. Ama bunu ispat edemezsiniz. Ayrıca ederseniz de bunun karşılığı milli takımdan çıkarmak değil. Herkes her şeyi beğenmek zorunda değil.
Mustafa Kemal Atatürk’ün anne babasına ne hakaretler ediliyor. Hem de kimler ediyor. Adam Atatürk’ün annesine küfrediyor, diyanet başkanı onun ayağına gidiyor.
Şimdi ben Kanuni Sultan Süleyman diye hesap açsam herkese de küfretsem biri de bana Kanuni diye küfretse. Bu bana mı cevaptır Kanuni Sultan Süleyman’a mı cevaptır. Buna Kanuni’ye küfretmiş muamelesi mi yapılacak yani? Böyle aptalca bir şey olur mu?
Konu zaten Ebrar değil. Önümüzdeki çağa atlayacağımıza biz ortaçağa, ilkçağa falan atladık.
Tarikatların, ticari yobaz vakıfların pıtrak gibi çoğaldığı, siyasal İslamcıların iyice ağırlığını hissettirdiği bir dönemde bir anda ortaya böyle 20 tane kadın çıktı.
Bunlar spor yapıyorlar, espri yapıyorlar, çok neşeli insanlar. Şort, atlet giyiyorlar, çok başarılı insanlar, bütün rakiplerini yeniyorlar. Maçlara giderken eğlenerek gidiyorlar, kimi dans ediyor kimi bir arkadaşına şaka yapıyor. Türkü söyleyerek ısınan var. Güzel, başarılı kadınlar, zihinleri açık, zeki. Dünya kadını hepsi. Her ülkeden arkadaşları var.
Böyle bir dönemde böyle neşeli, pozitif enerjisi olan, bunu ülkeye yayan bir grup kadının maçlarına kilitlendi ülke. Allah’ın işi işte.
Sahilde maçı veriyorlardı gittim 10 dakika baktım. Her türlü insan var.
Sünnisi Alevisi, Türkü Kürdü, Fenerlisi Galatasaraylısı herkes birbirinden nefret ediyor. Bölündük. Herkesin birbirinden nefret etmesi için bir sebebi var ülkede. Böyle bir ülke yarattılar.
Biz bu insanlarla birlikte yaşıyorduk. Kimse kimsenin dinini imanını sorgulamazdı. Cumadan çıkardı, akşam Ermeni meyhanesinde içerdi Kalamış’ta. Ramazan’da evde 3 kişi oruç tutar 2 kişi tutmazdı. Hepsi akşam masaya oturur tutmayanlar da tutmuş gibi çayla mayla oruç bozulurdu, şahane olurdu.
Şimdi o beraberlik bölündüğümüz bir dönemde sahile yansıyor. Gidip bakıyorsunuz her tip insan var. Namazdan gelen de var, bir yerde bir iki bira içip gelen çocuklar da var.
Başörtülü kadınlarla dekolte giyen kadınlar yan yana aynı takımı, kadınlarımızı seyrediyorlar. Böyle bir beraberlik çıktı ortaya.
Bu onlar için iyi bir sahne değil. Hoşlarına gitmedi. Bu görüntü onların sinirini bozuyor. Kadın figürü olarak bu modelin öne çıkmasını istemiyorlar.
Kadın evinde otursun, kocasına baksın, çocuğunu yetiştirsin, okumasından böyle bir model kadına.
Türkiye’yi neden liyakatin yönetmesi gerektiğini bu takım gösteriyor. Hadi sok bakalım bilmem kimin yeğenini, eski milletvekilinin dayısının çocuğunu bu takıma. Sahaya sok bakalım oynayabiliyor mu sadakatle. Orada liyakat var.
Liyakat ön plana çıkıyor, bu da sinir bozucu onlar için. O yüzden Ebrar Karakurt hedef oluyor. Konu Ebrar değil. Konu bu modelin büyük takdir görmesi, herkesin bu takımı konuşması. Ve en azından maç süresince insanların beraber oturmayı, beraber yaşamayı öğrenmesi.
Sonuçta voleybol takımı onlara göre kötü örnek oluyor.
