Sportif alanda zihinsel performans antrenörlüğü yapan bir sosyal bilim uzmanı olan NationalTürk yorumcumuz Ersin Afacan ‘ın bu haftaki “Baros ‘un Psikolojisi Bozulmuş” isimli yazısını paylaşıyoruz;

Geçtiğimiz hafta, basında Milan Baros ile ilgili haberleri okumuşsunuzdur. Çek Cumhuriyeti Milli Takım Teknik Direktörü Michal Bilek, GS- FB maçının bitiminde hakem Fırat Aydınus’a küfür ederek koridorda yumruk atmaya çalışan Baros’un kalitesine inandığı için yeniden milli takıma çağırdığını dile getirerek “GS-FB maçını TV’den seyrettim.

Baros ‘un performansı iyiydi

Baros iyi bir performans sergiledi. Kırmızı kart görmesi kötü ama takımın performansı ve alınan kötü sonuçlar onun psikolojisini bozmuş” ifadelerini kullandı. Bilek, Çek golcünün son dönemlerde isminin sürekli olaylarla anılmasıyla ilgili ise, “Kimse neler olduğunu tam bilmiyor. Milan bana bazı şeyleri anlattı. Benim için onun sağlığı önemli ve oynayabilecek durumda” şeklinde konuştu. Aslında bu sezonun başından beri Galatasaraylı futbolcuların hem takım olarak hem de bireysel olarak sergiledikleri oyun pek tatmin edici değildi. Dolayısıyla başarı yolunda engellenen ve istenilen performansı sahada gösteremeyen bir takım olan GS’nin önünde 4 seçenek vardı:

1. Lideri değiştirmek,

2. Birkaç futbolcuyu değiştirmek,

3. Takımı tamamen değiştirmek,

4. Takım egzersizleri yani mental antrenman yapmak.

Başkan Adnan Polat ve yönetim, önce lideri değiştirdi yani F.Rijkaard’ı gönderdi. Sonra devre arasında birkaç futbolcu transfer etti ama belki de en önemli madde olan mental antrenman konusunda bir çalışma yapılmadı. Halbuki GS gibi üst düzey ve sürekli göz önünde olan bir takımda oynamak hem fiziksel hem de zihinsel açıdan dayanıklılık gerektiriyor.

Ağustos 2010’da yazdığım “Ne Olacak Bu Galatasaray İle Nihat’ın Hali” başlıklı yazımda şunları yazmıştım; “İlk 2 lig maçında gördük ki pek çok GS’li oyuncunun zihinsel dayanıklılığı zayıf. Takımdaki bütün futbolculara mental antrenman yaptırılması ve mesela ‘Maç içinde stres nasıl kontrol altına alınır?’ gibi konularda takım çalışması yapılması gerekiyor.” Peki GS futbol takımına bu kötü süreçte mental destek verildi mi? Hayır!

Baros, “Psikolojisi bozulmuş” olarak etiketlendirildi

Zihinsel açıdan takımın böyle bir çalışmaya ihtiyacı olduğu her hafta değişik olaylarla kendini belli ederken en bariz olay Baros’un hakem yumruklamaya kalkması oldu. Takımın performans hedeflerine ulaşmasını sağlayacak özgüvenini arttırmasına, futbolcuların kendilerini duygusal-düşünsel-davranışsal olarak kontrol etmesine ve etkili mental (zihinsel) taktikleri uygulamasına yönelik formel mental antrenmanlar yapılmadığı için Baros, milli takım hocası tarafından “Psikolojisi bozulmuş” olarak etiketlendirildi.

Her zaman ifade ettiğim gibi bizim spor kültürümüzde “mental antrenman” şuuru yok. Türk Sporu’nun en büyük hatası budur. Bu kültürün yerleşmesi zaman ister. Çünkü alışılmışa göre türkü çağırmak kolaydır. Değişimlere göre yeni melodilere yönelmek ise çok zordur. Evrensel bir değişimin çarklarına uyum sağlanmadığında çarkların dişlileri, değişmek istemeyenlere büyük bedeller ödetiyor. Sonra da harcanan emeklere, paralara ve zamanlara yazık oluyor!

Ersin Afacan