AKP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Nihat Zeybekci, aday gösterildikten sonra ilk kez gittiği kentte seçimleri kazanacağı mesajı vererek, “31 Mart günü şu Kordon’da diz kıra kıra zeybek oynamaya var mıyız?” diye sordu. Zeybekci, “Son nefesimize kadar artık İzmir’deyiz” dedi.
Adaylığı açıklandıktan sonra ilk kez İzmir’e giden ve AK Parti İzmir İl Başkanlığı’nda partililere hitap eden Zeybekci, kentin her sokağında alnı açık dolaşabilecek tek siyasi partinin AK Parti olduğunu söyledi.
İzmir’de yerel seçimlere dair ilk mesajlarını veren Zeybekci, iddialı açıklamalarda bulundu. İzmir’in her sokağında, her ilçesinde, her iş hanında, evinde, mahallesinde başı dik, alnı açık bugün tek siyasi partinin AK Parti olduğunu söyleyen Zeybekci, şöyle devam etti:
“AK Parti’nin değerli gönül yoldaşları hoş geldiniz. İl binamıza, adaylığımız açıklandıktan sonra ilk defa geliyoruz. Biz İzmir’e gönüller almaya geldik. İzmir’de gönüller yapmaya geldik. İzmir’e hizmetkâr olmaya geldik. Başkaları gibi İzmir’e hükmetmeye gelmedik. Ne yaparsak teşkilatımızla birlikte yapacağız. Bugün burada ak hizmet belediyeciliğini İzmir’e hakim kılmaya var mıyız? Hep beraber 31 Mart günü ak hizmet bayrağını büyükşehir ve ilçe belediyelerine asmaya var mıyız? İzmir’de hep beraber ‘Ya Allah Bismillah’ı çok büyük bir alanda diyeceğiz, bunu saymıyoruz. Bilin ki bu kardeşiniz can feda durumda. 31 Mart günü şu Kordon’da diz kıra kıra zeybek oynamaya var mıyız? Bunu öncelikle gönülleri fethederek yapacağız.”
“Son nefesimize kadar artık İzmir’deyiz” diyen Zeybekci, “İzmir’de artık bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. İzmir’de bu makus talihi değiştireceğiz. Hiç kimsenin İzmir’i kendi ideolojilerine alet etmesine müsaade etmeyeceğiz. Bundan sonra her ilçede sokakları bir bir yürüyeceğiz” diye konuştu.
İzmir’i ‘hizmetkar belediyecilik’ ile tanıştıracaklarını, tüm çalışmaları teşkilat ile birlikte yapacaklarının altını çizen Zeybekci, şunları söyledi:
“Siz olmazsanız hiçbir şey olmaz. Sizinle gönülleri fethedeceğiz. Sizlerle beraber İzmir’i layık olduğu yere getireceğiz. İzmir hak ettiği yere gelecek mi? İzmir Anadolu’nun en güzel şehri olacak mı? Dünyanın en güzel şehri olacak mı? İzmir’i herkes kıskanacak mı? Bunları hep birlikte yapacağız. Bundan sonra çok yorulacağız. Çalışmaktan ayaklarımızın altı şişecek, ellerimiz nasır tutacak. Çalışırken ‘Yahu bu adam yorulmak bilmiyor mu? Bu adamın uykusu gelmiyor mu? Bu adam hiç dinlenmez mi?’ dedirteceğim size. Evde eşiniz, çoluk çocuğunuzla peşinen konuşun. Allah İzmir için hayırlısı neyse onu nasip etsin. İzmir’i kim hak ettiği yere getirecekse ona görev nasip etsin. İzmir’de bu aziz millete hizmeti Allah’ın bir lütfu olarak kim görecekse ona nasip etsin.”