EkonomiManşet

Seçim Öncesi Ekonomi

Maldivler Kutlu Olsun

omerdemir altsayfaNationalTürk yorumcularımızdan Ekonomi ve Borsa uzmanı Ömer Demir ‘in bu hafta kaleme aldığı ” Seçim Öncesi Ekonomi ” adlı yazıyı sizlerle paylaşıyoruz;

Seçim Öncesi Ekonomi

Haftalardır devam eden Ortadoğu’daki kargaşanın yeni halkası olmaya aday Suudi Arabistan’da cuma günü Şii muhaliflerin büyük bir eyleme hazırlandığına dair haberler gelmiş ve gözler hafta boyu dünyanın en büyük petrol üreticisi Suudi Arabistan’a çevrilmişti. Tabir yerinde ise orta direk halkın neredeyse bulunmadığı ,milli gelirin; aşiret üyelerine 250 bin dolar ,fakir halka ise sadece 1000 dolar düştüğü ülkede, zengin-fakir arasındaki uçurumun her geçen gün artışı ile yolsuzluk söylentileri başkaldırışı tetikleyen sebeplerdi. Perşembe günü haber ajanslarına düşen Suudi polisinin göstericilere ateş açtığına dair haberler ve hafta sonu büyük gösteride daha büyük eylemler olacağına dair spekülasyonlar, IMKB ve ABD borsalarında %1,8’leri bulan şok düşüşlere neden oldu.

Hükümetin Perşembe günü, İslam dininde her türlü gösteri, yürüyüş, protesto ve bunlara davetlere olan yasağı içeren kararname’yi yinelemesi ve bunların “islam şeriatının prensiplerine ve Suudi toplumunun âdetlerine ters olduğunu içeren fetva yayınlatması, sokakta gösteri yapmanın yasak olduğu ülkede, korku yaratmasına yettti. Buna birde hükümetin çevre ülkelerdeki başkaldırışları görerek durumun ciddiyetine varması ve Kaddafi çözümüne benzer bir strateji ile para musluklarını açması (memur maaş artışı, toplu konut vaadleri, emeklilik, eğitim gibi alanlardaki yardımlar ) işe yaramış olacak ki Cuma günü beklenen büyük protestonun oluşmasını engeleyerek piyasaları rahatmaya yetti.

İMKB`de ise geçen hafta genel olarak alıcılı bir seyir vardı. Orta Doğu`da olayların oluşturduğu yüksek petrol fiyatlarının ,uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody`s in Türkiye`ye yönelik sert not artışının zor olduğuna dair söylemleri piyasaların moralini bozsada ,Rekabet Kurulu`nun Akbank T.A.Ş.,Denizbank A.Ş., Finans Bank A.Ş., Türkiye Garanti Bankası A.Ş., Türkiye Halk Bankası A.Ş., Türkiye İş Bankası A.Ş., Türkiye Vakıflar Bankası T.A.O. ve Yapı Kredi Bankası A.Ş’nin ,maaş ödemeleri işlemi başta olmak üzere 2005 yılından itibaren, 2009 yılına kadar özel firmalara promosyon verilmemesi, protokolü devam eden kurum ve özel firmalara diğer bankalar tarafından teklif verilmemesi konularında anlaşma yapmak suretiyle, 4054 sayılı Kanunun 4. maddesi kapsamında rekabeti ihlal ettikleri gerekçesiyle açtığı davanın ,geçen hafta banka yöneticilerinin bu soruşturmanın Türk bankacılık sektöründe ciddi krizler yaşanacağına dair açıklamalarının aslında çokta gerçekçi olmadığının anlaşılması ile trendi yukarıya itmeye yetti.

Yabancıların son dört ayda İş Bankası C hisselerinde 539.5, Garanti Bankası’nda 503, Yapı Kredi Bankası’nda 198.6, Bank Asya’da 188, Halk Bankası’nda 186, Vakıfbank’ta ise 111 milyon dolarlık net satış gerçekleştirmiş olması, soruşturmanın ilerleyişinin belli oluşu ile bu hızlı satışların kesilmesine neden olmuş gibi. Haftaya 61112 seviyesinde başlayan, endeks ,Cuma günü 63781 puan seviyesinde, haftalık bazda %4.37 oranında değer artışı ile tamamladı. Önümüzdeki hafta ise gözler Amerikan Merkez Bankası FED`in 15 Mart Salı günkü toplantısında olacak, gösterge faizlerde bir değişikliğe gitmeyeceği görüşler ön planda ama bundan önemlisi enflasyonist kaygıların yeniden artmaya başladığı bir dönemde FED`in önümüzdeki döneme dair para politikası konusunda vereceği ipuçları ve küçük satırbaşlarını piyasalar takip edecek.

secimler ekonomiYaklaşan Seçimler ve İMKB

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz’ın geçen hafta sonu yaptığı açıklamada sıcak para ile mücadele kapsamında oluşturulan strateji ile ülkeden çıkan paranın büyük bir bölümünün tekrar geri geldiğini söylemesi, geçen ay IMKB’de 2.6 milyar dolarlık satış yapan yabancıların,seçim öncesinde ortalama %25 yükselen borsaya tekrar girdiklerinin göstergesi. Genellikle her seçim arefesinde borsanın yükseldiği dikkate alınırsa yaklaşan seçimlerde de benzer hareketin yaşanması pek süpriz olmayacaktır. İMKB’nin 2002 Kasım seçimleri arafesinde %15, 2007 Temmuz seçimleri arafesinde %35, 2009 Mart seçimlerinde %18 yükseldiği ve son olarak 12 Eylül halk oylaması öncesinde ise yüzde 36 yükseldiği gerçeğide göz önüne alınırsa bu seçimler öncesi de benzer bir hareket yaşanabileceği ihtimalini kuvvetlendiriyor. Seçimlere üç ay gibi bir sürenin kalmış olması TCMB’nin elinde sıkı para politikasına devam etmek için bir çok silahının var oluşu politika faizlerinde artırıma gidilmesini imkansızlaştırıyor. Buna birde görev süresinin dolmasına az bir zaman kalan Başkan Durmuş Yılmaz faktörünü eklenince politika faizlerinin artış zamanının yılın ikinci yarısı olacağını kestirmek zor değil.

Sonuç olarak ; TCMB’nin halihazırda uygulamakta olduğu faiz politikasına devam edeceğini ve kısa vadede faizleri arttırmayacağı 23 Mart’taki PPK toplantısında da munzam karşılıklarla ilgili uçuk bir değişim gelmeyeceği varsayımı altında , bono ve tahvil piyasasında halihazırda olan fiyatlardan alınacak pozisyonların zarar ettirmeyeceği kanaatindeyim.

Herkese bol kazançlı günler dilerim

Ömer Demir

Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 72) Error, group does not exist! Check your syntax! (ID: 71)
yunanistan golden visa yurt disi emlak 2024
Konserler

Ömer DEMİR

Ömer Demir yazılarını Türkiye ve Dünyanın en objektif gazetesi NationalTurk ile takip edin.

Bir Yorum

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Maldivler Turu
Başa dön tuşu