Futbol

Derbi dahil, sürdürebilirlik rotasyonu zorunlu kılar

NationalTurk yorumcusu Müslüm Gülhan'ın bu haftaki "Derbi dahil, sürdürebilirlik rotasyonu zorunlu kılar" başlıklı yazısı;

WTS ile Ayın Fırsatları

Futbol takımları için en tehlikeli anlardan biri çok önemli bir maç sonrasıdır. Hele-hele bizim Lig gibi skora ve duygusallığı bağımlı liglerde, eğer büyük bir motivasyonla oynanan bir maçta galip gelindiyse süreci yönetmek zordur. Çünkü, ortaya çıkan enerji kaybını, fiziki olarak ve duygusal olarak geri almak ciddi bir mental desteğe, organizasyon ve yönetime ihtiyaç duyar.

Galatasaray’ın Liverpool galibiyeti böyle bir maç süreci yaşadı. Arkasından gelen BJK maçı bu açıdan iyi yönetilmesi gereken bir kıvamındaydı.

Öncelikle; Liverpool deplasmanda oynadığı Chelsea maçında 4 rotasyonla sahaya çıkması, alınan mağlubiyetin baskısından kurtulmak ve sürekliliği sağlayacak oyunu yeniden tesisi etmek amacını taşımaktaydı.

Galatasaray ise, alınan galibiyetin meydana getirdiği motivasyon ve enerji boşalmasını tesisi edecek rotasyona ihtiyacı vardı. Süper Lig takımı olan Galatasaray sürekli Liverpool gibi aynı zorluk seviyesinde maçlar yapan bir takım değil. İçerde sadece derbiler ile zorluk derecesi yüksek maçlar oynarken, Şampiyonlar Ligi maçları bu konuda zorlamaya neden olabilmektedir. Yani, kısacası her maç aynı duygu yoğunluğu ve disiplinle maç oynama süreci yaşamamakta olduğu için, yüksek kalibrede maçlarını kısıtlığı her Süper Lig takımı gibi onda da boşluğa neden olmaktadır.

Galatasaray BJK maçına bu sebeplerden dolayı rotasyon ile çıkmak zorundaydı. Özellikle Singo, Jakops, Lemina ve Yunus bu süreç için rotasyona tabii tutulacak oyuncular olabilirdi.

Bu noktada bir konuyu tekrara edeyim: 26 ülkenin canlı verdiği bir maçta, oyuncu motivasyonunun özellikle Galatasaray açısından ön plana çıkması, zaten profesyonel oyuncular için en önemli pazar olan Şampiyonlar Ligi için farklı bir performansını tetikleyecek güçte olması süreci olumsuz etkileyecek önemli nedendi. Bu kadar beklentilerin yüksek bir maçta ortaya koydukları mücadele ve elde edilen sonucun yansıması birtakım boşluklara sebep olmaması mümkün değildi.

Bu boşluk, aksaklığa ve sakatlığa neden olacak güce sahiptir. Galatasaray’ın bir türlü oyunu oturtamaması ve Singo’nu sakatlanmasının gerekçesi buraya bağlıdır.

Diğer bir sorun ise, oyuncu değişikliklerinin geç yapılmasıydı.

Okan Buruk, Liverpool maçı üzerinde gösterdiği iradeyi burada gösteremedi. Türkiye’de hocalar arasındaki prensip gibi algılanan ve eleştirilere neden olmamak için uygulanan ‘aynı kadro ile oynamak’ mantığı artık bu seviyede geçerliliği yoktur.

Beşiktaş’ı iyi analiz edememiş olması ya fazla öz güvenden ya da süreci takıma bırakma stratejisinden kaynaklanmaktaydı. İyi analiz etmiş olsaydı, ya ön baskıyı Göztepe gibi çok iyi yapar, ya da Shakhtar gibi sette kalıp Silva gibi oyuncuya arkada boş alan bırakmazdı. Ayrıca, Beşiktaş takımının defansı öne çıktıkça sorunları ortaya çıkmaktadır. Defans blokunun aralarındaki mesafe açıldığında hata payları yükselen isimlerden kurulu olması ön oyununda zaafına neden olmakta. Sanchez atıldıktan sonra görüldüğü gibi Beşiktaş’ın diğer oyun sorunu set oyununa karşı fazla üretken olamamasıdır. Okan Buruk bunları gözden kaçırdığı için mağlup olma riskiyle karşı karşıya kaldı.

Sergen Yalçın Beşiktaş’ın tüm kültürel kodlarına sahip antrenörüdür. Ahmet Nur Çebi zamanında olduğu gibi, Başkan dahil, hiç kimse Beşiktaşlılık konusunda onun kadar yeterliliğe sahip değildir. Süreç artık onun için ve Beşiktaş için istenilen seviyeye doğru ilerlemekte. Haliyle bu maça da Okan Buruk’a göre daha iyi hazırlanmış.

Taktiksel olarak, öncelikle kenar organizasyonları kapatarak içeri top geçmesini kestiği gibi, Osimhen hangi stoperin önüne gelirse yüzde yüz oynatırken, muhakkak yardım getirerek boş pozisyon bulmasını engelledi. İlkay’ı ise Ndidi ile birebir oynatması, İlkay’ın üretkenliğini keserken kaptırdığı top sonucu oluşan gol bütün süreci bozdu.

Beşiktaş’ın sorunu oyuna müdahale edip yönlendirecek yetenekte oyuncu sıkıntısıdır. Bu konuda en etkili isim Cerny. Maç boyunca savunma görevi olan bek savunmasını çok iyi yapması ve attığı pas ile golün bulunması ile, Sanchez’in atıldığı pozisyonda verdiği pas onun yetenekleri üzerinden takım için bulunmaz avantaj sağlamakta. Ama sorun, 10 kişi kalan Galatasaray’a karşı set oyununda üretkenliği önemli oyuncu olan Cerny’nin oyundan çıkması ve bir pozisyon hariç hiçbir avantaj yakalanmaması oldu.

Cerny’i 10 numaraya çekip, Cengiz ile hemen ikinci yarıya başlamak set oyunu için önemli ayrıcalık olurdu.

Orkun ve Ndidi savunma için çok önemli ayrıcalık ortaya koyarken, oyunu yönlendirme ve yönetmede çok etkili olamamaktadırlar. Bu durum haliyle skora da yansımakta.

Dünya futboluna baktığımızda artık takımların ilk 11 değil, ilk 15’i ilk 16’sı belli olmaktadır. Guardiola ve Klopp bu konuda en iradeli antrenörlerdir. Artık tüm başarılı antrenörler bu konuda aynı düşünmekte, takım ve oyun kurguları bu prensip üzerine şekillenmektedir.

Müslüm Gülhan – NationalTurk

Yunanistan Golden

NationalTurk

NationalTurk gazetesi, yazarları ve yorumcuları en doğru ve tarafsız olarak gündeme dair en önemli haberleri size ulaştırır. NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

Maldivler Turu
Başa dön tuşu