Geçtiğimiz günlerde Türkiye Futbol Federasyonu ile A Millî Takım Teknik Direktörü Fatih Terim arasında resmi imza töreni düzenlendi.

Törende A Milli Takım Teknik Direktörü Fatih Terim ”Reformlar yapmayı amaçlıyoruz.Türk futbolunun geleceğini İnşallah çok güzel şekilde inşa ederiz. Türk futbolunun yapı taşlarını birer birer doğru şekilde inşa etmeye özen göstereceğiz. Yeniden yapılanma kelimesini kaldırdık. Bunun adına reform diyeceğiz. Bizden önceki arkadaşlarımıza saygısızlık olmasın. Her dakika yeniden yapılanma olmaz. Bu yüzden reform yapacağız” dedi.

Fatih Terim bunları dedi ama reform zaten anlam olarak “yeniden düzenlemek, yeniden biçimlendirmek” yani yeniden yapılandırmak demektir. Reform yanlış ifade! Yani “yeniden yapılanma” ifadesini kaldırmak ve yerine “reform” demek Türkçe değil İngilizce tabir kullanmaktır. Dolayısıyla Fatih Terim’den önceki teknik direktörler ne yaptıysa kendisi de onları yapacaktır ki konuşmasından bu anlam çıkıyor.

Halbuki Türk futbolunun yeniden yapılanmaya yani reforma değil rönesansa ihtiyacı var. Rönesans’ın kelime anlamı “yeniden doğuş, uyanma ve uyanış”tır. Bildiğiniz gibi Rönesans; ortaçağı bitiren bilimsel, felsefi ve sanatsal uyanıştır ve Fatih Terim’in bir zamanlar çalıştığı Floransa kentinde doğmuştur. Futbolumuzda yapılacak rönesans hareketi ile modern bir futbol kültürü doğacaktır.

Rönesans’ın ayırıcı niteliği, insancılık yani hümanizmdir. Bu nitelik, insanın özünü ve evrendeki yerini araştırır. Zaten Burkhard “Rönesans insanın keşfedilmesidir” demiştir. Böylece körü körüne inanan insanın yerine düşünen insan önem kazanmıştır. Bu düşünen insan, kendisine ezbere öğretilen bütün bilgilerden şüphe eden insandır. Bu insan, her türlü iç ve dış etkiden kurtulmuş, kişiliğini bulan ve insanlığına güvenen bir insandır. Başkalarına benzemeye değil benzememeye çalışmaktadır. Yani rönesans insanı kendisine has düşünceleri, kendisine has duyguları ve kendisine has davranışları olan insandır. Bu insanın ilk ödevi, kendini geliştirmektir. Rönesans insanı, bilgili ve çok yönlüdür. Hem düşünür, hem dilci, hem devlet adamı, hem ressam, hem müzikçidir.

Dolayısıyla “Yeniden yapılanma kelimesini kaldırdık. Bunun adına reform diyeceğiz” diyerek kelime oyunu ile futbolumuz gelişmez. Futbolumuzda bir rönesans dönemi başlarsa ve rönesans insanının özelliklerini taşıyan yönetici, futbolcu, teknik direktör ve antrenörler yetişirse futbolumuzun geleceği güzel şekilde inşa edilir. Fakat mental antrenmanı bile kabul ettirmekte zorlandığımız bu dönemde futbolumuzun Avrupa standartlarına ulaşması çok zor. Dolayısıyla kitap okumayan insanların çoğunlukta olduğu futbolumuzda, skolastik düşünce ürünü dogmalara inanmamak için rönesans insanı olmaya gayret etmeliyiz.

MENTAL ANTRENMAN HAKKINDA HERŞEY

https://twitter.com/mentaldestek