Kültür

Birinci Ekümenik İznik Konsili’nin 1700. Yıldönümünde İznik ve Bursa!

NationalTurk yorumcusu Metin Yılmaz'ın bu haftaki "Birinci Ekümenik İznik Konsili'nin 1700. Yıldönümünde İznik ve Bursa!" başlıklı yazısı;

Helenistik, Bithinya, Roma, Bizans ve Osmanlı yerleşimlerinden olan İznik ve Bursa adeta birer açık hava müzesi ve görsel tarih kitapları gibidir.

Günümüzde ve Osmanlı Türkiye’sinde Bursa çok önemli ve başkent olsa da, İznik Bithinya Krallığı, Roma ve Hristiyanlıkla birlikte Bizans döneminde çok daha önemli bir kentti.

İznik’in tarihi MÖ 7. yüzyıla kadar uzanıyor. O dönemde Helikor adı verilen İznik, MÖ 7. yüzyılda Balkanlardan gelen Trak gelen kabileleriyle tarih sahnesine çıkıyordu.

MÖ 316 yılında şehir, Büyük İskender’in generallerinden Antigonos tarafından alındı ve adı Antigonos’un onuruna Antigoneia olarak değiştirildi.

Büyük İskender’in ölümünden sonra şehir, İskender’in başka bir generali Lysimakhos’un eline geçti ve Lysimakhos, şehre karısının adı olan Nicaea adını verdi.

İznik, Hristiyanlığın 4. Yüzyılda Roma İmparatorluğu’nda yasal bir din ilan edilmesinden sonra kısa sürede Hristiyanlık için çok önemli bir kent oldu.

1. Ekümenik Konsili'nin yapıldığı Senato Sarayı içinde bulunan Aziz Neophytos Bazilikası.
1. Ekümenik Konsili’nin yapıldığı Senato Sarayı içinde bulunan Aziz Neophytos Bazilikası.

İznik Birinci ve Yedinci Ekümenik konsillerine ev sahipliği yapması nedeniyle Hristiyan dünyası için 4. Yüzyıldan beri özel bir öneme sahiptir.

MS 325 yılında, Birinci İznik Konsili, Senato Sarayı ve 2014 yılında İznik Gölü’nde keşfedilen 1065’te bir depremle İznik Gölüne batan ve Senato Sarayı kilisesi olduğu düşünülen bazilikada toplandı.

1. Ekümenik Konsili'nin yapıldığı Senato Sarayı kalıntıları, İkinci İznik Konsili'nin yapıldığı İznik Ayasofyası ve MS 1. yüzyılda İznik'in önde gelen hayırseverlerinden Cassius Philiscus anısına dikilen Obelisk, (Dikilitaş).
1. Ekümenik Konsili’nin yapıldığı Senato Sarayı kalıntıları, İkinci İznik Konsili’nin yapıldığı İznik Ayasofyası ve MS 1. yüzyılda İznik’in önde gelen hayırseverlerinden Cassius Philiscus anısına dikilen Obelisk, (Dikilitaş).

İlk ekümenik konsil, “İznik Kanunları” olarak bilinen 20 maddelik kararnameyi kabul etti ve Hristiyanlığa hayat veren “İznik İnanç Bildirgesi”ni kabul etti.

İmparator I. Konstantin’in huzurunda toplanan Birinci Konsil, şiddetli tartışmalara sahne oldu. İskenderiyeli din adamı Arius’un “İsa sadece bir insandı” tezi hızla destek kazandı ve bu görüşü konsile katılan piskoposlar tarafından reddedildi.

Sonunda, bugün hala geçerli olan, İsa’nın Tanrı’nın Oğlu olduğu tezi kabul edildi.

İkinci İznik Ekümenik Konsili, 787 yılında İznik’teki Ayasofya Kilisesi’nde toplandı ve Hristiyan dünyasının 7. konsiliydi ve Hristiyanlık için önemli kararlar alındı. Kısacası, İznik, Hristiyanlık için önemli bir dini merkezdir.

Roma İmparatorluğu Doğu ve Batı olarak ikiye ayrıldığında, İznik Doğu Roma’nın bir parçası olarak kaldı ve 1204’te Konstantinopolis Venediklilerin kılavuzluğunda 4. Haçlı Seferine çıkan Katolik Lâtinlerce 57 yıl sürecek bir işgale maruz kalınca, Bizans olarak adlandırdığımız Doğu Roma İmparatorluğu üçe bölündü.

Bu üç devletten ikisi İznik ve Trabzon merkezli olarak kurulan ve Bizans’ın halefleri olarak kendilerini ‘imparatorluk’ diye tanımlayan İznik ve Trabzon imparatorlukları ile Epiros Despotluğu’ydu.

Hypogeum, Hristiyanlık dönemi 4. veya 5. yüzyıla ait bir mezar odası, Iznik Elbeyli ve MS. 2. Yüzyılda insaa edilen İznik Roma Tiyatrosu.
Hypogeum, Hristiyanlık dönemi 4. veya 5. yüzyıla ait bir mezar odası, Iznik Elbeyli ve MS. 2. Yüzyılda insaa edilen İznik Roma Tiyatrosu.

1204’ten 1261’e kadar İznik İmparatorluğu varlığını sürdürdü ve Laskaris Hanedanı tarafından idare edildi.

VIII. Mihail Palaiologos 1261’de Konstantinopolis’i Latinlerden geri aldığında İznik İmparatorluğu, 1453’te Konstantinopolis’i Osmanlılara kaybedene kadar müessir bir şekilde Bizans İmparatorluğu oldu.

Selçuklular dönemine kadar Bizans egemenliğinde kalan İznik, Kutalmışoğlu Süleyman Şah’ın 1075’te şehri fethetmesinin ardından 1080 yılında Anadolu Selçuklu Devleti’nin başkenti seçildi ve İznik Anadolu’daki ilk Türk başkenti oldu.

Kutalmışoğlu Süleyman Şah ayrıca şehre “Nichaea’nın İzi” anlamına gelen “İznik” adını verdi.

Selçuklu Türkleri şehri sadece 22 yıl elinde tutabildi.

Kutalmışoğlu Süleyman Şah’ın oğlu I. Kılıçarslan, 1097’de Birinci Haçlı Seferi sırasında şehri tekrar Bizanslılara kaptırsa da, 1331’de ikinci Osmanlı sultanı Orhan Gazi tarafından geri alındı.

İznik bugün Bursa’ya bağlı bir ilçe ve Bursa’yı da köklü tarihiyle hatırlayalım!

Tophane'den Ulu Camii'ye bakış.
Tophane’den Ulu Camii’ye bakış.

Bursa şehri, Bithinya Kral I. Prusias’ın (MÖ 232-192) Uludağ ve çevresini kontrol altına almasıyla tarih sahnesine çıktı.

Ünlü Kartacalı komutan Hannibal, Roma İmparatorluğu’na karşı verdiği savaşları kaybettikten sonra Bithinya Krallığı’na sığındı. Kral I. Prusias, ondan Mysia Olympos (Uludağ) yamacında bir şehir kurmasını istedi.

Bursa Ulu Camii
Bursa Ulu Camii

Hannibal, şehri kurdu ve kralın onuruna Prusa ad Olympum adını verdi. Osmanlı sultanı Orhan Gazi 1326’da şehri ele geçirdiğinde kentin adı Prusa’dan Bursa’ya olarak Türkçeleştirildi.

Antik Yunan tarihçi Herodot’a göre, Bursa’nın kuruluşundan çok önce, Bursa çevresinde bugün idari olarak Bursa sınırları içinde yer alan bazı kentler vardı. Bunlar arasında MÖ 12. yüzyılda kurulan Cius (Gemlik), MÖ 10. yüzyılda kurulan Apameia Myrlea (Mudanya), MÖ 6. yüzyılda kurulan Apollonia (Gölyazi) ve elbette Hıristiyanlık döneminden önce Nicomedia’dan (İzmit) sonra Bithynia’nın en önemli ikinci kenti olan Nicaea (İznik) sayılabilir.

MS 4. yüzyılın başlarında Prusa ve Nicaea kadar olmasa da Hristiyanlar için çok önemli bir bölge haline gelmiştir.
Bugünkü Uludağ’ın farklı yerlerinde 50’den fazla kilise ve manastır kurulmuştur.

Bu büyük yüce dağ 1925 yılında Uludağ adını almış ve tarihte Misya veya Bithynia Olimpos’u olarak anılmış, Bizanslılar tarafından ise kilise ve manastırlardan dolayı Oros Ton Kalegeron (Keşiş Dağı) olarak adlandırılmıştır.

Tophane Saat Kulesi ve İznik Yeşil Camii
Tophane Saat Kulesi ve İznik Yeşil Camii

Türkler ilk olarak 1075 yılında Bursa civarına geldiler ve İznik Selçuklular tarafından fethedildiğini yazının İznik bölümünde belirtmiştim.

Bursa ve çevresi Osmanlı döneminde tamamen Türk yurdu oldu. Osmanlı Beyliği 1299 yılında Söğüt’te (Thebasion) kuruldu ve kuruluştan itibaren Bursa Osmanoğulları’nın hep hedefinde olan bir kent oldu ve nihayet
Bursa, 1326 yılında Osmanlı Sultanı Orhan Gazi tarafından alındı ve Bursa’nın fethiyle 1362 yılında Hadrianopolis’i (Edirne) fetih edilene kadar Bursa başkent olarak Osmanlı’nın beylikten devlete dönüşümünün merkezi ve gerçek anlamda Osmanlı’nın ve Türkiye Türklerinin tarih sahnesine çıktığı kent olarak Türk kozmolojisine silinmeyecek damgasını vurdu.

Tüm bu tarihi zenginlik ve doğal güzelliklerin yanı sıra Bursa, komşu şehri İzmit (Nicomedia) ile birlikte Türkiye’nin en önemli sanayi ve teknoloji üssüdür.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde olduğu gibi bugün de Bursa, kültürel alanda Türkiye’nin en önemli şehirlerinden biridir.

Metin Yılmaz – NationalTurk

Yunanistan Golden

NationalTurk

NationalTurk gazetesi, yazarları ve yorumcuları en doğru ve tarafsız olarak gündeme dair en önemli haberleri size ulaştırır. NationalTurk | Objektif | Bağımsız | Farklı

Bir yanıt yazın

Başa dön tuşu