Psikolog ile zihinsel performans antrenörü arasındaki fark
Zihinsel performans antrenörlüğü zannedildiği gibi anormal davranışlarla veya problemli sporcularla çalışmak değildir.
Zihinsel antrenman veya zihinsel antrenörlük, başarı için gerekli zihinsel yetenekleri öğreterek sporcuyu kapasitesinin tamamını sergilemekten alıkoyan zihinsel engelleri nasıl aşacaklarını gösteren spor psikolojisinin bir parçasıdır. Zihinsel performans antrenörlüğü, herhangi bir yarışmada başarılı olmak için gerekli olan zihinsel stratejiler üzerine odaklanarak performans gelişiminin ana amacını ve performanstaki istikrarı arttırmada başarılı olmanın yollarını arar.
Ben, “Zihinsel Performans Antrenörlüğü” sıfatını kullanmayı tercih ediyorum. Çünkü zihinsel performans antrenörlüğü; teknik, taktik ve kondisyon antrenörlüğünden sonra performansı arttırmanın başka bir faktörü olduğu için sporcuların bu sıfatı, “Spor Psikologu”ndan daha çok benimsediklerini düşünüyorum. Sadece düşünmüyorum çalıştığım bütün takımlarda ve birebir yaptığım mental antrenmanlarda bu duruma şahit oluyorum.
Sporcularımın, psikoloji lisansına sahip olmadığımı veya klinik psikolojide çalışmadığımı anladıklarından eminim ki zaten çalıştığım takımlara ve sporculara ilk toplantıda bunları anlatıyorum. Benim profesyonel altyapım; sosyal psikoloji, felsefe, psikoloji, sosyoloji, eğitim, beden eğitimi, spor ve sporda psiko-sosyal alanlar üzerinedir. Ayrıca sahip olduğum tecrübe; eski bir sporcu ve futbol hakemi, antrenör ve spor dünyasında son 10 yıldır sporculara zihinsel performans antrenörlüğü yapmaktan ileri gelir.
Çoğu insan ki aralarında maalesef teknik direktör ve antrenörler de var, spor psikolojisini anormal bireyler veya problemli sporcularla uğraşmak olarak algıladığı için mental antrenman kavramı spor dünyamızda hala negatif anlam taşımaktadır. Bununla birlikte, spor dünyasındaki rolüm sadece, sporculara başarı için mental yetenekleri geliştirmede yardımcı olmaktır. Ben, sporlarında rollerini yapmak isteyen ama kendini çok fazla baskı altında hisseden normal insanlarla çalışıyorum.
Hedefim sporculara, daha etkili maç öncesi rutinler geliştirmeyi ve daha etkili oynamayı, baskı altında huzurlu kalmayı, daha iyi odaklanmayı, daha emin olmayı, özgüveni geliştirmeyi v.b. nasıl becereceklerini öğretmektir. Dolayısıyla teknik direktör, antrenör, menajer, kondisyoner, istatistikçi, masör, fizyoterapist ve doktor gibi sporcuyu destekleyen kadronun bir parçasıyım.
Psikolog veya psikoterapist gibi terapi uygulamam. İlaç yazmam veya anormal davranışlar üzerine çalışmam. Zihinsel performans antrenörlüğü ile psikolog arasındaki ana fark şudur : Zihinsel performans antrenörü, sporcularla sportif performansı arttırma üzerine çalışır ve bireysel değişimler (boşanma, eğitim başarısızlıkları, keder sonrası teselli etme gibi) veya anormal davranışlarla ilgilenmez. Bütün bunların yanında kulüpler, hem psikolog hem de zihinsel performans antrenörü ile çalışabilir. Fakat öncelikli olan zihinsel performans antrenörü ve mental antrenmandır…
Ersin Afacan
