Columbia Üniversitesi, Salı günü yaptığı açıklamada, federal fon kesintisi nedeniyle yaklaşık 180 çalışanın görevine son verileceğini bildirdi. Üniversite yetkilileri, bu kişilerin iptal edilen fonlarla kısmen ya da tamamen desteklenen çalışanların yaklaşık yüzde 20’sini oluşturduğunu belirtti.
“Finansal kaynaklarımızı yeniden tahsis etmek zorundayız. Bu karar, en değerli kaynağımız olan insanlarımızı da etkiliyor,” açıklamasını yapan okul yönetimi, sürecin zorluğuna dikkat çekti.
Maaşlar donduruldu, erken emeklilik teşviki gündemde
Üniversite sözcüsü Jessica Murphy, ilerleyen süreçte yeni işten çıkarmaların olup olmayacağına dair bilgi vermedi ancak finansal esnekliği sağlamak için maaşların sabit tutulması ve gönüllü emeklilik teşviklerinin gündeme alındığını ifade etti.
Bu kapsamda, bazı araştırma programlarının tamamen sonlandırılacağı, bazılarının ise alternatif kaynaklarla devam etmeye çalışacağı belirtildi.
Araştırmalar duruyor
Üniversite açıklamasına göre, fon kesintisiyle birlikte durma noktasına gelen projeler arasında enfeksiyon hastalıklarına karşı geliştirilen burun spreyi çalışmaları, uzun COVID tedavileri, yeni doğanlarda opioid yoksunluk sendromu takibi, anne ölüm oranları üzerine çalışmalar ve kolorektal kanser taramaları da yer alıyor.
Bu projelerde çalışan yüzlerce akademik personelin görevine son verilmesi, üniversitenin araştırma kapasitesinde ciddi bir boşluk yaratmış durumda.
Akademik sendika yargıya başvurdu
Columbia Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği Sekreteri Prof. Dr. Marcel Agueros, alınan kararları “yıpratıcı ve moral bozucu” olarak niteleyerek, sendika adına Trump yönetimine karşı federal düzeyde dava açtıklarını açıkladı. “Bu kesintilerle birlikte insanlar işlerinden oldu, projeler durdu, yeni kadrolar açılamıyor. Bilimsel ilerleme sekteye uğradı,” diyen Agueros, uzun vadede geri dönüşün kolay olmayacağını belirtti.
Trump yönetimi ödenekleri kesti
Trump yönetimi, Mart ayında Columbia’nın kampüsünde yaşanan Gazze protestolarının ardından üniversiteye sağlanan fonları askıya almıştı. Beyaz Saray, üniversiteyi “antisemitizme karşı etkisiz kalmakla” suçlamış, finansman için bir dizi şart öne sürmüştü.
Columbia, bu şartların önemli kısmını yerine getirerek öğrenci disiplin yönetmeliğini değiştirdi, maske takmayı yasakladı, akademik binalarda protestoları engelledi ve antisemitizmin tanımını yeniden şekillendirdi. Ayrıca Ortadoğu Çalışmaları Programı, yeni oluşturulan bir rektör yardımcısının denetimine alındı.
Beyaz Saray sessizliğini koruyor
ABD Eğitim Bakanı Linda McMahon, Columbia’nın attığı adımları “doğru yönde” bulduklarını belirtse de, fonların yeniden sağlanıp sağlanmayacağı konusunda net bir açıklama yapılmadı. Eğitim Bakanlığı yetkilileri, soruları yanıtsız bıraktı.
Trump yönetimi, başkanlığa dönüşünün ardından yükseköğretim kurumlarında antisemitizmle mücadeleyi hızlandırmış, tolerans gösterdiği düşünülen üniversiteleri finansal olarak hedef almıştı.
